Willem yatak odasına girdiği sırada Jude dolabın kapısını
açıp kapatıyordu. " Tek dolap var" dedi.
"Önemli değil" dedi Willem. "İçine koyacak bir şeyim yok
zaten."
"Benim de." Birbirlerine gülümsediler
“Hararet nardadır sacda değildir
keramet baştadır tacda değildir
her ne arar isen kendinde ara
Kudüs’te Mekke’de hacda değildir...”
Hacı Bektaş Veli
“Kendini bil.”
Siz acil çıkışta ilk kırılan cam oldunuz! Kendinize
yakıştırdığınız melek kanatları emin olun üzerinizde çok da güzel
duruyordur.
Sürekli iyilik peşinde koşan, insanların derdine derman olan mükemmel
bir ilaçsınız
Dimetoka 'da genişce bir salonda toplanıldığını hatırlıyorum. Epey kalabalık var. Hacı Adil, tümenin komutasına Fahri Paşa, Fethi Bey, hep üst saftadırlar. Aşağıya doğru öteki misafirlerin arasında bir kurmay göze çarpıyordu. Sarışın, sert
ve bakınırken gözlerine takılmamak imkansız! Hacı Adil, ara
sıra ona dönüyor. Belli ki, rütbesi ile nisbetsiz bir önemi var.
Biz meşrutiyetin komitacılık aleminde bu önemlere alışmıştık. Salondan çıktıktan sonra, Hacı Adil'e bu zatın kim olduğunu sordum.
- Mustafa Kemal Bey, dedi