Her şey çok güzeldi. Baştan sona eğlenerek okuduğum bir kitap oldu. Hazel'a bayıldım. Of keşke böyle bir arkadaşım olsa yaaaa.
Ama sonuna şaşırdım. Ben biraz daha detay isterdim yaaa
Derler ki, yaşlı bir cadı yaşarmış doğuda…
Bu cadı güneş ve ayı kovalayan kurtlar getirmiş dünyaya. Derler ki, Asgard’a gitmiş ve üç kez ateşe verilmiş, üç kez yeniden doğmuş kaçmadan önce. Derler ki, eşsizmiş büyüsü, kâbusuymuş tanrılar tanrısı Odin’in bile. Derler ki, yaralı dudakları ve sivri dili olan bir adamı sevmiş, Loki derlermiş adına. Derler ki, doğurduğu çocuklar tanrıların alacakaranlığını, Ragnarök’ü getirmiş. Ve yine derler ki, kendisi direnmiş Ragnarök’ün alevlerine sonuna kadar, kalbi dışında her şey bir kez daha küle dönene kadar. Ancak kimisi onun hâlâ yaşadığını söyler.
İnsanlar ölür, tanrılar ölür ama o yaşamaya devam eder
Fantastik sanarak heyecanla aldığım ama buram buram drama kokan bir kitap oldu.
Yazanlar yüzüme bir tokat misali çarptı. Kendimi arkadaşları olsa da yalnız kalmış ve hayatta ne düşüneceğini bilemeyen Dill de buldum açıkçası.
Bana çok şey kattı ama ben onun kadar cesaret dolu değilim galiba
Micah'ya hep, çocukken ziyaret ettiği mucizeler sirki hakkında hikayeler anlatan Ephraim büyükbaba ölmek üzeredir. Gertrudis Hala Micah'ya bakmak için gelmiştir ama Micah'ın hayatının tüm büyüsü kaçmıştır. Ephraim büyükbabanın sırrını açıklamasıyla bu büyü geri gelir.
Mucizeler Sirki gerçektir ve sirkin en yetenekli sihirbazı Işıkbüken'in Ephraim büyükbabaya mucize borcu vardır. Micah arkadaşı Jenny ile sirki bulmak için yollara koyulur.
Kitap basit bir anlatım diliyle yazılmış olduğundan her yaşa hitap ediyor.
Çok sürükleyici ve her sayfasında heyecan veren bir kitaptı. Tahmin ettiğimden farklı bir sirk ve olaylar vardı. Ama tahmin ettiğimden de daha güzeldi.
Micah karakterini ayrı, büyükbabayı ayrı sevdim. Ama en çok da sirkteki insanları sevdim.
Her yaştan okuyucuya öneririm özellikle de küçük yaştaki kitap kurtlarına önerimdir.
İyi okumalar dilerim
Kitap tarafından dayak yediğime yemin edebilirim ama kanıtlayamam. Kitabı resmen bir günde yalayıp yuttum. Kaç saat kendime gelemedim, onu ben bile bilmiyorum.
Her sayfasında bambaşka olayla karşılaşıyor, dibi gördüğünü düşünüp daha ne olabilir derken tekrar çakılıyorsunuz.
Kitabı okurken şaşıracak, belki kafayı, yiyecek, belki de anlayacaksınız. Yani bu kitaptan sonra terapi şart gibi gözüküyor.
Her sayfasını heyecanla çevirdim, şok içinde bağırmalarım mı, yerimde duramayıp bir o tarafa bir bu tarafa çöküp kalmam mı hangi birinden bahsedeyim bilemedim.
Ama şöyle de bir şey var ki ben bu kitabı herkesin okuyabileceğini düşünmüyorum. Hassas içerik denebilir spoiler vermeden.
Okuduğum belkide ilk gerilim tarzı bir kitaptı ama yine de en iyilerden olduğunu düşünüyorum. Tamamen gerilim değildi. Aşk da vardı, gizemli bir draması da vardı.
Kitabın her saniyesinde şok oldum diyorum ama son sayfaları komaya bile sokar arkadaşlar. Hiç beklemedim öyle bir sonu.
Şimdi buraya usulca konusunu bırakıyorum ki kitapla baş başa kalın ve ALIN
Ünlü yazarımız Verity bir kaza geçirmiştir. Çok satan roman serisini bitiremeyecek durumdadır. Bu yüzden de yayınevi kalan 3 kitabın başka bir yazar tarafından yazılmasını planlar. Lowen hikayemize burada dahil olur işte. Kendi halinde takılan ve utangaç yapıda olan Lowen maddi sıkıntılar çektiği için teklifi kabul eder. Serüvenimiz de Verity'nin kitap için yazdığı notlara göz atmak için evine gitmesiyle başlar.
Ailesinden mahrum kalmış genç kızımız Devin Amerika'da okumaktadır. Ailesini ziyaret etmek için Türkiye'ye döndüğünde ise aklımızın almayacağı olaylar silsilesiyle karşı karşıya kalır.
Kocasından gördüğü şiddetten bıkmış ve kızı için güzel bir hayat kurmak isteyen ama kızının ölümcül hastalığı ve daha birçok şeyle savaşmak zorunda kalan Devin'in hikayesi bu.
O kadar güzel yorumlarla karşılaştım ki gerçekten bu kitap için çok hevesliydim. Okumadan önce spoilersız yorumlara da baktığımda güvendiğim kişilerin güzel yorumlarıyla karşılaşınca çok gaza geldim. Ama hiçbir beklentim karşılamadı.
Gerçekten güzel düşünülmüş bir konusu vardı. Ama yazım tarzından mı tam kestiremediğim bir sebeple her şey çok havada kalmıştı. Birçok olay da mantığıma yatmadı açıkçası. Sanki o kadar olay olmamış da gündelik bir hayatı okuyormuşuz gibi hissettim ben.
Ve kitaptaki her şeyi de tahmin edilebilir buldum açıkçası. Sadece Alyanın hastalığıyla ilgili olaylar bana sürpriz oldu o kadar.
Beklentisiz bir şekilde okunursa daha çok sevebileceğinizi düşünüyorum.
#devin #kitapyorumu
DevinCan Dikmenli · Dokuz Yayınları · 2022373 okunma