Susmanın zamanı ve konuşmanın zamanı vardır.
Neden seni yıllardır tanıyormuşum gibi hissediyorum ?
Sayfa 48Kitabı okuyor
Bir insan kaç kez dibe vurup da yaşamayı sürdürebilir ?
Sayfa 157Kitabı okuyor
“İnsanlar hiçbir şey konuşmuyorlar.”
“Hayır, konuşmaları gerek!”
“Hayır, hiçbir şey konuşmuyorlar. Çoğunlukla, arabaların, elbiselerin ve
yüzme havuzlarının isimlerini sayıyorlar ve ne kadar harika olduklarını
söylüyorlar. Hiç kimse diğerlerinden farklı bir şey söylemiyor. Çoğu zaman
kafelerde, şaka makineleriyle oynarlar ve çoğunlukla aynı şakalardır..."
Sayfa 38Kitabı okuyor
Hiç arkadaşım yok.
Bunun da benim anormal olduğumu kanıtladığı varsayılıyor. Fakat
tanıdığım herkes bağırıyor vahşiler gibi, dans ediyor ya da birbirini
dövüyor. Dikkat ettin mi, bugünlerde insanlar birbirlerini nasıl
incitiyorlar?
Sayfa 37Kitabı okuyor
Ne kadar çok insan var, diye düşündü. Bizim gibi milyarlarca insan var,
ne kadar fazla. Kimse kimseyi bilmez. Yabancılar gelip seni rahatsız
ederler. Yabancılar gelir, yüreğini kesip alırlar. Yabancılar gelir kanını
alırlar.
Sayfa 27Kitabı okuyor
"Yaşam üzerine yazmıştım. Artık yaşamak istiyordum. Bir şeyler üzerine yazmaktansa bir şeyler yapmak."
Sayfa 283Kitabı okudu
En hüzünlü olanı, en büyük eserinin eşiğindeki Stone'un bir gün arkasını dönmüş ve en uygun adı Geçmiş olan denizin kıyısındaki, Unutulmuşluk olarak adlandıracağımız kasabada yaşamaya gitmiş olmasıydı.
Sayfa 274Kitabı okudu
"Bir devin omuzlarında oturan cüce ikisi arasında en uzağı görendir" Francis Bacom
Sayfa 131Kitabı okuyor
En büyük aptallar biraz akıllı olanlardır
Sayfa 129Kitabı okuyor
"Şu dünyanın ne sevinci var, ne sevgisi, ne de ışığı,
Ne güvenliği, ne huzuru var, ne de ızdıraba çaresi,
Ve biz burada
Bilisiz orduların geceleyin çarpıştığı,
Birbirlerine karışmış savaş ve firar çığlıklarıyla dolu
Karanlık bir ovada gibiyiz. "
Sayfa 151
"Kendi kırıntılarını kurtar ve eğer boğulursan, en azından sahile doğru yüzerken boğulduğunu bil."
Sayfa 131
… bir gece yarısı karanlık bir odada küçük bir saatin hayal meyal görülen kolu gibiydi… hani uyanıp da saate bakmak istersiniz ve saatin size vakti dakikasına ve saniyesine dek söylediğini görürsünüz, beyaz bir sessizlik içinde parlamaktadır, tamamen kendinden emindir ve ilerideki karanlıklara, ama aynı zamanda yeni bir güneşe doğru da hızla ilerleyen gece hakkında ne söylemesi gerektiğini bilir.
...o ateş tuhaftı, çünkü Montag için farklı bir şey ifade ediyordu.
Yakmıyordu, ısıtıyordu.
Sayfa 173Kitabı okuyacak
"Kitaplar aptal, salak olduğumuzu bize hatırlatmak için var. Onlar gösteri alayı caddeden gürültüyle geçerken Sezar'a 'Fani olduğunu hatırla Sezar,' diyen muhafız kıtası gibiler."
Sayfa 108Kitabı okuyacak