Kitabı okurken kitapların yakıldığını düşündükçe içim ürperdi.Yazarın kitabın ismini nasıl bulduğu da ilginç.Kitaba farklı isimler bulmuş,fakat bir gün itfaiyeyi arayarak "Kitap kağıdı kaç derecede tutuşup yanar?" sorusunu sormuş ve "451 Fahrenheit" cevabını almış.Kitabın ismi de böylelikle ortaya çıkmış.Gelgelelim kitap elimde bir süre süründü diyebilirim.Çeviriden kaynaklı mıydı bilmiyorum ara ara kopukluklar vardı,bu yüzden okurken zorlandım,bırakmak istedim.Nihayet bitirdim.Ama keyifle okumadım açıkçası.Konu güzeldi fakat daha keyifle okunabilirdi.Yada yazarın ablatış biçimi bana geçmemiş olabilir.
Distopik kitapları sevmediğim halde okuduğum kitap.Bana kitabı okuduktan sonra "Pırlantadan alınmayan vergi, kitaptan alınıyordu; çünkü pırlanta alandan değil, kitap okuyanlardan korkuyorlardı."bu sözü hatırlattı.Kitabın içindeki bir alıntıyla incelemeyi bitiriyorum.
"Bilmiyorum.Mutlu olmamız için gerekli her şeye sahibiz,ama mutlu değiliz.Bir şey eksik.Etrafa bakındım.Ortadan kaybolduğunu kesinlikle bildiğim tek şey,on-on iki yıldır yaktığım kitaplardı.Bu yüzden,kitapların faydası olabilir diye düşündüm."
Ray Bradbury yıllar öncesinden bugünü yazmış. Her yerimizin televizyon, tablet ve bilgisayar olduğu bu dünyamızı 1953'te televizyon üzerinden anlatmış.
Her odada bir televizyonun olduğu günümüzde her duvara bir ekran hayali kuduruyor. E kitap uygulaması ve tabletten kitap okumanın normal kitapları yok ettiği günümüzde eserler yakılarak yok ediliyor.
Guy Montag iyi bir itfaiyeciyken kitap okumaya başlayıp hayatı sorgulamaya başlar. Eserdeki böcek teknolojiyi temsil eder. Teknolojiden kaçıp kitaplara sığınmak kurtuluşun kendisidir.
Montag'ın kafasını kurcalayan kızın sorusuyla bitireyim. Mutlu musunuz?
Daha önce yarım bırakıp tekrar okumaya karar verdiğim kitaplardan birisi daha..
Bu sefer keyifli bir okuma oldu benim için.
Konu,anlatılmak istenen mesele gayet güzel.
fikirlere zincir vurulamaz,bunu bir kitapta daha öğrenmiş oldum.Piyasada var olan yeni dünya düzeni öngörüsü ile yazılmış bazı kitaplarla aynı minvalde ama kurgu olarak diğerlerinden farklı ve etkileyici.
Kitabın bitişi beni biraz dumura uğrattı çünkü devam ettiğini sanarken sayfayı bir çevirdim ki kitap bitmiş:)
Sonunu iyi bağlayamamış yazar sanki ya da ben pek anlamadım.Yine de okumaya ve zaman ayırmaya değer keyifli bir bilim kurgu-roman türünde bir kitap.
Wallace Stevens ; " Evler yıkılacak ve kitaplar yanacak" kehaneti ile başlamak bu kitabın özeti olsa gerek.
Kitapların yakıldığı gelecek dönemin içinde yaşayan birisidir Montag. Clairesse ile tanışması itfaiyeci Montag'ı değiştirir. Kitapları yakan birisi olmaktan çıkmaya karar verir. Bu uğurda nice badireler atlatır başına bir sürü olaylar gelir.
"Sorgulamak için bilgili olmak, bilgili olamak için de okumak gerekir."
Kitaplar bu yüzden insan için bir değerdir. Özellikle bu teknoloji çağında okumanın biraz daha fazla ihmal edildiği çağda yaşamaktayız.
Okuyan bir toplum olmamız ümidiyle iyi okumalar diliyorum.
Kitap kağıdı kaç derecede tutuşup yanar? Kitabın ismine bakın. Televizyonun ve teknolojinin hüküm sürdüğü karanlık bir dünyada okuma eyleminin yok olmasıyla, itfaiyecilerin yangınları söndürmek yerine ateşe vermelerini anlatan bilim kurgu romanı. Kahramanımız itfaiyeci Montag'ın işi yasadışı olan üretimlerin en tehlikelisi olan kitapları yakmaktı. Taki komşusu Clarisse'le tanışmaya ve kitapların değerini kavramaya başlayıncaya kadar. Insanların, uğruna canlarını feda etmeyi göze aldığı bu kitapların içinde ne vardı? Gerçeklerin farkına varınca bu toplumda yaşayabilir mi? Okunmaya değer bir roman.