Seni sen olarak kabullenemiyorsa insanlar reddetse ne olur çok da takmamalı:)
Kendimiz olmaktan korkarız. Çünkü kendimiz olduğunuzda reddedilmekten korkarız. Reddedilme korkusu, yeterince iyi olamama korkusuna dönüşür. Sonunda olmadığımız biri haline geliriz.
Sayfa 28 - Kuraldışı yayıncılık (34.baskı)Kitabı okudu
*~●。。。"Bir çocuğun en büyük korkusu sevilmemek, en çok korktuğu cehennem reddedilmektir. Bana kalırsa dünyada herkes reddedilme hissini az veya çok yaşamıştır. Reddediliş öfke doğurur; öfkenin sonucu, reddedilişin intikamı olan suçtur, suçtan da suçluluk kaynaklanır --- işte insanoğlunun öyküsü."
Sayfa 293 - İletişim Yayınları Çeviren Roza HakmenKitabı okudu
Reklam
Aşk hissini hepimiz severiz; insana kendini ayağını yerden kesecek kadar mutlu hissettirir ama aşk tek bir histen ibaret değildir. Kolay da değildir. Mutluluğun yanında öfke, sıkıntı, incinme gibi zorlu duygular da beraberinde gelir. Bunun yanı sıra, zorlu ve kaçınılmaz korku yığını vardır: reddedilme korkusu, hayal kırıklığına uğrama korkusu, kendini kaybetme korkusu, terk edilme korkusu, sevilmeye değer görülmeme korkusu.
Başkaları tarafından yargılanmaktan korkmadığınız, istediğiniz zaman "evet", istediğiniz zaman "hayır" diyebildiğiniz bir yaşam düşleyin. Kimsenin fikrinden sorumlu olmadığınız, kimseyi kontrol etme ihtiyacı duymadığınız, kimsenin sizi kontrol etmesine izin vermediğiniz bir yaşam düşleyin. Kimseyi yargılamadığınız, herkesi kolaylıkla affettiğiniz bir yaşam düşleyin. Haklı olma ihtiyacı duymadığınız, kimseyi haksız kılma ihtiyacı duymadığınız bir yaşam düşleyin. Kendinize ve başkalarına saygı duyduğunuz ve başkalarından saygı gördüğünüz bir yaşam düşleyin. Sevme korkusu ve sevilmeme korkusu olmadan yaşadığınızı düşleyin. Reddedilme korkusu ve kabul görme ihtiyacı duymadığınız, özgürce "seni seviyorum" diyebildiğiniz bir yaşam düşleyin. Risk almaktan korkmadığınız ve yaşamı keşfetmenin hazzı­nı duyduğunuz bir yaşam düşleyin. Yaşamaktan da ölmekten de korkmadığınız bir dünyayı dü­şünün.
Sayfa 114 - Ötesi yayıncılık İstanbul 1999Kitabı okudu
Çok sevdiğimiz çocuklarımızı da aynı şekilde eğitiriz; Ceza-ödül sistemiyle. (...) Ödül aldığımızda kendimizi iyi hissederiz ve bu ihtiyacımız olan ödülü alabilmek için insanların bizden bekledikleri şekilde davranmayı sürdürürüz. Cezalandırılma ve ödül alamama korkusuyla, kendimiz olmayan farklı bir kişiliğe bürünürüz. Başkalarının bizi görmek istedikleri gibi biri olarak onların onayını almaya çalışırız. Anne babayı memnun etmeye çalışırız, okulda öğretmenleri memnun etmeye çalışırız, kiliseyi memnun etmeye çalışırız ve bir oyuncu olmaya başlarız. Kendimiz olmaktan korkarız çünkü kendimiz olduğumuzda reddedilmekten korkarız. Reddedilme korkusu, yeterince iyi olamama korkusuna dönüşür. Sonunda olmadığımız biri haline geliriz. Annenin inançlarının, babanın inançlarının, toplumun inançlarının, dinin inançlarının bir kopyası oluruz.
Endişe: Uyumsuz Kalp
Endişe, değişik olumsuz duygulardan meydana gelen bir histir; reddedilme, çaresizlik, felaketleştirme ve suçluluk bunlar arasındadır. Endişenin kalbinde isimsiz, şekilsiz bir bela korkusu yatar ve özellikle zayıflatıcı bir alışkanlıktır, çünkü endişeli bir kalp huzur nedir bilmez.
Sayfa 241 - TOTEM YAYINLARIKitabı okudu
Reklam
670 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.