İlk sergisini 1924'te açan Paul Delvaux, Brüksel Güzel Sanatlar Akademisi'nde sanat ve mimarlık eğitimi aldı. İlk dönem eserlerinde, Avrupa'da yaygın olan yeni-empresyonist akımının etkisinde kaldı. 1938'de, İtalya'da katıldığı bir sergide, sürrealizmden etkilendi; Salvador Dali ve Rene Magritte gibi sanatçıların tarzına yakınlaşmaya başladı. Delvaux, yaptığı büyük duvar resimleriyle kendinden söz ettirmeyi başardı. Brüksel ve Liege'de yaptığı bazı duvar resimlerinin boyu 1.5x2.5 metreyi buldu. Başarısı nedeniyle kendisine Brüksel Güzel Sanatlar Akademisi'nde kürsü verildi. Freud'dan etkilenen ressam en ünlü tablolarından 'Uyuyan Venüs'te, kabus gören Venüs'ü resmeder. Eserde, antik Roma mimarisi ve modern giyimli kadınlar dikkat çeker.
Michel Foucault'ın, 1928-29'da Sürrealizm, dadaizm, kübizm gibi sanat akımlarında eserler vermiş olan Ressam René Magritte tarafından yaratılan "İmgelerin İhaneti" tablo serisinden, "Ceci n’est pas une pipe. (Bu bir pipo değildir.)" eserini açıkladığı, sayfa sayısı az olan ancak anlatımı bir hayli ağır olan, sanatsal ve felsefi alanda okuyucuyu doyuma ulaştıran, algılarını zorlayan müthiş bir kitaptı. Okumaya daha önce başlayıp ağır bir anlatımı olduğu için yarıda bırakmıştım, yeni bitirdim fakat tekrar okumayı düşünüyorum. Sanatçının bu tabloda izleyiciyi düşünmeye ve sorgulamaya ittiği konu, pipo imgesi olan bir resmin, gerçekten bir pipo olmadığı paradoksudur. Bu eserlerde sanatçı dil ve görüntü arasındaki bağlantıyı bozmayı hedeflemiştir. Foucault, kitapta bu eseri, sanatta anlam arayışı ile birlikte detaylı şekilde yorumlamıştır. Sanat felsefesi ve kavramsal sanat konularıyla ilgiliyseniz okumanızı tavsiye ederim.
Anlaşılır, basit bir inceleme yazmaya özen göstereceğim.
Kitap bir pipo resmi ile başlıyor. Resmin altında "bu bir pipo değildir "yazısı var
Foucault bu resmi birkaç şekilde ele alıyor. Öncelikle bu resmin (imgenin) fiziki olarak bir pipo olmadıgını öne sürüyor. Zira bu olsa olsa imgelerin bize çağrışım yaptıgı seydir. Yani imgenin bir
Şapkalı adam Magritte'tir: ingiliz casus dizisi The Avengers'taki Steed'den, Mösyö Hulot'ya kadar herhangi bir burjuva ikonu da olabilir. Güvercin güzel formunun yanı sıra sembolizmi nedeniyle de resimlerde sık sık karşımıza çıkar. Kumrulardan daha zarif, papağandan daha az gürültülü olan bu kanatlanmış güvercin, her şeyi hafif, huzurlu ve alışılanın dışında bir hale bürüyor.
Man in a Bowler Hat [Melon Şapkalı Adam]
_Medeniyet, insanların ne kadar para kazandığıyla ya da kaç tane lüks arabaları olduğuyla ölçülmez. Medeniyetin para birimi Sanat’tır. Sanat aristokrattır ve sanatla uğraşan kimseler de yükselerek seçkinleşirler. Müzelerimizde ve kütüphanelerimizde korunan da sanatın ta kendisidir. Sanat Müzesi'ni ziyaret ettiğinizde göreceğiniz, insanların
René Magritte ünlü bir sürrealist ressam. Yaptığı resimlerin her ne kadar soyut olduğunu ve yoruma açık olduğunu görsek de bazı desen da figürlerin sık kullanımını anlamlandırmak mümkün. ya Resimlerinde ölümü ve yaşamı simgeleyen figürler vardır örneğin. Hayatın kırılganlığını anlatmanın yolunu neden böyle seçer ressam? On üç yaşında kendini nehre atarak intihar eden bir annenin çocuğudur. Annesi sudan çıkarıldığında ıslak yüzünün ve bedeninin üzerine örtülen örtüyü görür. Bu imgenin hayatı boyunca peşini bırakmadığını düşünmek yanlış olmaz. Ancak sadece bu da değil. Şunu da düşünmek gerekir. Magritte çocukluğunu depresyonu olan bir anne ile geçirmiştir. İki taraf için de kolay olmasa gerek. Annesinin son imgesi yüzü örtülü resimler yapmasının sebeplerinden biri olabilir. Bedendeki en dikkat çekici unsur yüzdür. Yüzü göstermemesi, tuvaldeki resmi göstermeyerek tuvalin arkasını resmetmesi gibi, başka bir deyişle resmi yapanın değil ama ona bakanın asıl yorumu getirebileceğini de resme eklemesi yine resmin anlamlarından sadece biri olabilir.
Ünlü sürrealist ressam René Magritte çocukken, annesi Sambre Nehri’ne atlayarak intihar eder. Annesinin daha sonra yüzünde bir örtü ile bulunması, Magritte’in hayatı boyunca bu imgenin etkisinden kurtulamamasına ve resimlerinde sıkça yüzü örtülü figürler kullanmasına neden olur.