Akış
Ara
Keşfet
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
Kitap Türleri
Dergiler
Çevirmenler
İncelemeler
Alıntılar
İletiler
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.38.12
Miray Yılmaz
Miray Yılmaz
@returnofthemi
41 okur puanı
Aralık 2019 tarihinde katıldı
Şu anda okuduğu kitaplar
Hem severek okuduğum hem dizisini severek izlediğim normal insanlar romanı adı gibi normal iki insanın yaşamından kesitler sunuyor. İrlanda'nın küçük bir şehrinde yaşayan Marianne ve Connell'ın hayatlarından kesitler okuyoruz. Marianne içine dönük okulda dışlanan bir kız Connell ise kendi arkadaş çevresinde sevilen ve daha dışa dönük bir karakter olarak verilmiş. Marianne ve Connell'ın herkesten gizli başladığı arkadaşlık birbirlerine karşı aralarında olan tutku ve asla tam olarak kabul edemedikleri aşklarını liseden başlayarak dönemsel şekillerde üniveriste hayatlarını ve sonrasını okuyoruz. Bu kitabı okurken klasik edebiyatta alışık olduğumuz gibi ağır ilerleyen karakter gelişimi veya çözdüğümüz büyük düğümler yok ancak normal insanlar bizim kuşağımız gençlerinin alışık olduğumuz hayatlarını basit bir şekilde sunuyor. Doğal ve samimi bir havası olan bu kitap tam bir gençlik romanı. Kafanızı dağıtmak ve uzaklaşmak istediğiniz zaman gönül rahatlığıyla okuyabilirsiniz.
Doğumlar, ölümler, yaşanmışlıklar, pişmanlıklar kısaca hayatın ta kendisini anlatan bir roman "yaşamak". Kitabın baş karakteri Fugui'nin yaşadıkları tüm hayatını okuyoruz. Yaşamın tüm acılarını ve sevinçlerini okurken tüm benliğinizle hissedebilirsiniz. Çin'in o dönem içinde bulunduğu siyasi durumların ve savaşın çarpıcılığı da bir o kadar güzel aktarılmış. Romandan parçaları vermek yerine sadece okunmalı demeyi daha doğru buluyorum.
Kapıların dışında tiyatro türünde yazılmış savaş karşıtı olan oldukça güçlü bir eser. Çok kolay okunuyor ancak bir o kadar da derin düşündürüyor. Savaştan dönmüş bir insanın psikolojisi ve isyanı Beckmann karakteriyle verilmiş bizlere. Beckmann, Rusya'da 3 yıl savaşmış Alman bir asker. Beckmann ülkesine döndüğünde ne karısını ne anne ve babasını ne de yaşadığı çevreyi bıraktığı gibi buluyor bu onun zaten yıkılmış vaziyette olan psikolojisini daha da kötü etkiliyor. Bu durumlardan sorumluğu tuttuğu tanrı ve general ile hesaplaşmalarını okumak insanı bambaşka yerlere götürüyor savaşın ne denli yıkıcı olduğunu ölen binlerce insandan sadece sayılarla bahsetmenin ne kadar haksızca olduğunu fark ediyorsunuz. Gayet güzel bir kitap olduğunu düşünüyorum.
Okur Takip Önerileri
“Neden bu zamana kadar Hasan Ali Toptaş okumadın?”diyerek kızıyorum kendime böyle temiz bir Türkçe böyle güzel bir roman neden bu kadar geç çıktı karşıma diyorum. Betimlemeleri, sözcük seçimleri beni çok etkiledi kitabın bıraktığı ikilemleri sevdim sonunda bıraktığı soru işaretini de tabii. Bu kitap beni fazlasıyla etkiledi Hasan Ali Toptaş’ın ne kadar içimizden bir yazar olduğunu fark ettim “Gölgesizler” mutlaka okunmalı. Kitaptan kısaca bahsetmeye çalışacağım şimdi. Kitabımız hem bir köyde hem de bir berber dükkanında geçiyor. Köyün berberi Nuri bir gün evden çıkıyor ve bir daha gelmiyor kayboluyor daha sonra köyde yaşanan olayların ardı arkası kesilmiyor. Aynı zamanda berber dükkanının çırağı ve berberi de ortadan kayboluyor tabii bunlar farklı yerlerde yaşanan olaylar. Köye dönecek olursak köy insanını çok iyi tanıyor Hasan Ali Toptaş bunu kitapta hissedeceksiniz. Köyde yaşanan olaylar devam ederken Muhtar bir çözüm aramaya çalışsa da işin içinden çıkamıyor daha sonra kaybolan köyün en güzel kızı Güvercin de bir türlü bulunamıyor ve arkasından kaybolan muhtar da tabii. Yıllar sonra gerçekleşen kavuşmalar, yolculuklar, insanın kendisiyle yüzleşmesi kitabın zenginliğinde kaybolabilirsiniz. Hasan Ali Toptaş, Postmodernizmin her aracını kullanmış ve çok başarılı da olmuş. Ve son olarak “kar neden yağar kar?”
Japonya’nın en popüler ve en yetenekli yazarlarından olan Haruki Murakami’ye belki de dünya çapında ün getiren kitabı Sahilde Kafka olağanüstü bir eser. On beş yaşına girdiği gün babasının yıllar önce dile getirdiği kehanetten kaçan kahramanımız Kafka Tamura evini terk eder ve kendine yeni bir hayat çizmek ister ancak bu yolculukta tanıştığı Sakura ve geldiği Takamatsu şehrinde yaşayacakları onu babasının kehanetine yaklaştırmaktadır. Kitabın diğer bir kısmı ise esrarengiz bir olayla başlıyor açıklanamayan bir sebepten dolayı bir sınıf gezisi sırasında bütün çocuklar aniden bayılıyor sadece Nakata isimli çocuk günlerce baygın kalıyor ancak diğer çocuklar uyanıp hayatlarına normal bir şekilde devam ediyorlar ancak Nakata uyandığında çok farklılaşmış okumayı yazmayı dahi unutmuştur. Uyandıktan sonra hayatı bir daha asla eskisi gibi olmaz doğa üstü denilebilecek yeteneklere sahip olan Nakata kedilerle dahi konuşabilmektedir. Nakata bir maceraya atılacaktır ve bu macera Kafka Tamura’nın ve kendisinin hayat sırrını ortaya çıkartacak gizemli dünyaların kapılarını açacaktır. Kitapta yaşanan bütün olayları anlatmaya kalksak sanırım bir kitap daha yazılabilir ancak kitabı en geniş hatlarıyla böyle ele alabilirim sanırım. Ancak Haruki Murakami kitapları sizi asla sıkmaz, merak uyandırır ve kurgusu çok zengindir okuduğunuza asla pişman olmazsınız.
