Derler ki insan sevdiği birisini kaybedince, Allah onun kalbinde kırk tane mum yakarmış. Bu yanan kırk mumun sıcaklığı öyle acıtırmış ki, insan dayanamazmış ve Allah her gün bu yanan mumlardan bir tanesini söndürürmüş. Kırkıncı mum hiç sönmezmiş kaybedilenin acısını ve yokluğunu unutturmamak için.
Dipnot:
Bronz kitabında efsaneden söz ediliyor. Alıntı değildir. Sadece efsaneden bahsedilemektedir.
HERKESE AİT BİR GÜNCE VARDI,
HER SAYFASINA BİR İHANET YAZILI
HİÇ KİMSE OKUMASIN,
BİLMESİN DİYE YAZILDIKLARI GİBİ YAKILDI
YAKILAN GÜNCELERİN KÜLLERİ TOPRAĞA GÖMÜLDÜ
HER ŞEY SIR OLARAK KALSIN DİYE
SÖYLENECEK ÇOK SÖZ VARDI
VE YAZACAK ÇOK FAZLA HİKÂYE
ÇOK FAZLA ACI VARDI
AMA HİÇ NEŞE YOKTU
BEKLE DEDİLER... BEKLE
HER ŞEY BİR GÜN APAÇIK YAZILACAK
Temyiz sizi bir uçurumun üzerinde asılı tutan ve kopana dek sürekli çıtırdadığı duyulan bir ipten ibarettir. Tıpkı giyotinin bıçağının aşağı düşmek için altı hafta beklemesi gibi.
Sayfa 27 - Türkiye İş Bankası, Kültür YayınlarıKitabı okudu
Kürek boyunduruğunun ölüme mahkûm ettiği zekâ artık geri çekilmelidir ve beden denilen hayvana gelince artık ihtiyaçlarını belirlenmiş saatlerdr gidermelidir.
Sayfa 26 - Türkiye İş Bankası, Kültür YayınlarıKitabı okudu
Ölüler ölüdür, hele buradakiler. Mezarlarına sıkıca gömülmüşlerdir. Orası kaçabilen bir hapishane değil. Neden bu kadar korktum ki?
Mezarın kapağı içeriden açılmaz.
Sayfa 17 - Türkiye İş Bankası, Kültür YayınlarıKitabı okudu