Tarihte İran'ın sınırları zaman zaman Mezopotamya'dan Hindistan ve Çin'in sınırlarına kadar uzandı. Uzun süre elinde tutamasa da o topraklarda bulundu. İran, tüm bunların ötesindedir. İran, siyasi olmaktan ziyade duygusal bir bağdır. Bir coğrafyayla sınırlı olmayan bir cazibedir. Bu sebeple bugünkü sınırların İran kültürü açısından çok da bağlayıcı bir yönü yoktur.
Dünyada o kadar çok şey oldu ki, onlar (din adamları) ya bilmiyor ya anlamıyor ya da anlamazdan geliyorlar. Günü yaşıyorlar ama dünyaya bin üç yüz yıl öncesinin penceresinden bakıyorlar.
Soğuk kış gecesinde
Güneşin kalbi dahi
Kandilimin ateşi kadar harlı yanmıyor.
Ve hiçbir ışık benimki kadar parlak değil,
Yukarıda parlayan ay da donmuş değil.
Safevilerle Çaldıran ovasında karşılaştı. Sayıca ve teknik olarak üstün olan Osmanlılar, Şah İsmail'in ordusunu hezimete uğrattılar, yenilmezlik mitini yok ettiler.
Arabistan'da Muhammed olarak bilinen bir peygamber, yeni bir din olan İslam'ı ilan etmişti. İran'da olup biten haberler kendisine ulaştığında, "Bir kadını hükümdar yapan bir ulus ,iflah olmaz" yorumunu yapmıştı.
Sâsâniler için ağıt yakacağım gün
Zira mahvoldukları gündür bugün
Eyvah ki , büyük tacı ve tahtına ,
Düşmeye mahkum ihtişamına ,
Arapların kudretiyle yok olacak ;
Ve bu kayıplar ve kaçışlar , yıldızların takdiridir ancak.
Der ki feryadım kamışlıktan gelir ,
Duysa her kim , gözlerinden kan gelir.
Ayrılıktan parçalanmış bir yürek
İsterim ben , derdimi dökmem gerek.
Kim ki aslından ayırmış canını ,
Öyle bekler , öyle vuslat anını.
İran tarihini merak edenlerin az da olsa faydalanacağı bir kitap olduğunu düşünüyorum.
İran'ın kökeni , hangi dili konuştuğu , dinleri , gelenek ve görenekleri , Zerdüştlüğün önemi , Zerdüştlüğün Hindistan'a yayılması , Pers ve Roma savaşları , İslam dininin yayılmasıyla birlikte İran'daki değişiklikler , sanat ve edebiyat alanında nasıl kendini gösterdiği , modernleşme ve diktatörlük yani Pehlevî dönemi ve son olarak da 14 yıl süren sürgünden sonra Paris'ten Tahran'a dönen dini lider Ayetullah Humeynî'nin gelişi , iç karışıklıklar , rehine krizleri ve daha bir çok konu bu kitapta anlatılıyor. Herkese keyifli okumalar
İran TarihiRichard C. Foltz · İnkılap Kitabevi · 202211 okunma
Selçukluların Sünnî yanlısı politikasını takip eden Nizâmülmülk , Şiîleri baskıladı. Bu siyaset , İran ve Suriye'deki engin dağların tepesindeki kaleleri kontrol eden Şiî İsmâilî mezhebinin suikastçılarına yol araladı. Bu " suikastçılar " , ( İngilizce , assassin ; Arapça haşhâşîyyûn kelimesinden gelmiştir. Esrar çekenler anlamındadır.
Muhtemelen esrar kullanmıyorlardı.) Nizâmülmülk de dahil olmak üzere Şiî karşıtı Selçuklu yöneticilerini hedef aldılar. Nizâmülmülk , 1092'de uğradığı Haşhâşî saldırısında hayatını kaybetti. Haşhâşîlerin , bugünkü intihar bombacılarıyla kıyas edilmesi yanlıştır. Zira , Haşhâşîler masum sivilleri katletmiyorlar , belli bir hedefe yönelik saldırılar gerçekleştiriyorlardı.