“Derinliklerimizde her ne varsa onu oraya biz kendimiz koymuşuzdur.” Richard Rorty
Derinliklerimizde her ne varsa onu oraya biz kendimiz koymuşuzdur. Richard Rorty
Reklam
'Derinliklerimizde her ne varsa, onu oraya biz kendimiz koymuşuzdur.'
Yirminci yüzyıl başında, Herbert Croly, sonra Robert S. McNamara ve daha sonra da Richard Rorty gibi önde gelen düşünürler, topluluğun bireyi gölgede bırakması gerektiğine inandılar.
Dünyaya dışardan bakıldığında fark yoktur; bütün farklılık, dünyaya içerden bakıldığında ortaya çıkar.
Sayfa 92
Benim "niyetsel/yönelimsel olanla fenomenal olanı niçin "zihinsel" olanda bir araya getirme eğilimdeyiz?" sorusuna cevabım, Descartes' ın "tartışılamazcasına bilme" nosyonunu bu ikisi arasındaki gediği kapatmak için kullandığı şeklindedir.
Sayfa 75
Reklam
Felsefi meselelerle meşgul olmak, gözün görmediği, kulağın işitmediği şeylerle ilgili olduğu için, gerek on yedinci yüzyılın yer kaplamayan tözü ve gerekse çağdaş bir yere yerleştirilemeyen düşüncelerin ve hislerin, müminlerin iyi saatte olmaları için dua ettikleri hayaletlerden felsefi bakımdan daha saygın olduğu düşünüldü.
Sayfa 74
Bazı insanlar diğer insanlardan zevk almaz. Sadece kendi tek başınalıklarından zevk alırlar. Bazı insanlar tam tersini yapar. Çoğumuz ikisinin arasındayızdır.
Sayfa 84
Felsefe, paralel dağ sıralarının batıya doğru uzandığını bilmekle, sonsuza uzanan paralel çizgilerin hiçbir zaman birleşemeyeceklerini bilmek arasındaki farklılıkla, Sokrates' in iyi bir insan olduğunu bilmekle iyiliğin ne olduğunu bilmek arasındaki farklılığı incelemeyi üstlendi.
Sayfa 46
Pragmatizm
Hakikat, "gerçeklikle temas" değil, Jamesçi anlamda "inanmanın bizim için en iyi olduğu şey" ve Deweyci anlamda "iddia edilebilirlik"tir.
Reklam
Olur mu lan öyle şey
Rorty, ...Dewey' den hakikat denilen şeyin her durumda sosyal bir pratik meselesi olduğu yolundaki pragmatik hakikat anlayışını alır.
"derinliklerimizde her ne varsa onu oraya biz kendimiz koymuşuzdur." Richard Rorty Consequences of Pragmatism
“Gerçek, çağdaşlarınızın kaçmanıza izin verdiği şeydir.” - Richard Rorty, Felsefe ve Doğanın Aynası
Her ne olursa olsun felsefenin “bir sona ulaşması” tehlikesi yoktur. Ne din Aydınlanmayla ne de resim Empresyonizmle sona erdi. Platon’dan Nietzsche’ye uzanan dönem Heidegger’in öne sürdüğü tarzda özetlenerek “geride bırakılmış” olsa da ve hatta yirminci yüzyıl felsefesi (on altıncı-yüzyıl felse­fesinin bugün bize göründüğü tarzda) bir dolup bir boşalan yararsız bir geçiş evresi olsa da, bu geçişin diğer tarafında “felsefe” denilen bir şey olacaktır.
Resim