Öncelikle kitabın anlatımı, yorumlanış şekli, Özgür'ün tilkileri, balık ve denizkızı meselesi, okyanus benzetmesi. Her şey kendine özgü, kendi dünyasını yaratmış bir kitap Bu kitabı hayatımın çıkmazında, o derin kuyuda okudum. Hediye gelmişti ve rafta 8-9 ay boyunca durmuştu. Elim hiç gitmemişti. Majör depresyona düştüğüm an bu kitabı okumaya başladım. Her sayfasını üç kere dört kere okumuş neredeyse her satırını çizmiştim. Kendimi o kadar Yosun gibi hissediyor, Yosun'un ağzından Özgür o kadar benim sevdiğim adama benziyordu ki... Tabi Özgür zekiydi, sadıktı. Özgürün tilkileri yosun'u hiç terk etmedi Günlerce yemek yemeden odadan çıkmadan hayatla bağımı koparıp bu kitabı okumuştum. Bitmesinden korkuyordum. Sonsuza kadar bendeki yeri ayrı kalacak.