Önce “yazar”hakkında az bilgi vereyim ;
Dünyanın en büyük açık akıl hastanesinde bir sürü müridi olan “üstat” olurlar kendileri :))
Latin alfabesini “dinsizlik” sayan “yazar”ımız gelin görün ki latin alfabesi kullanarak Mustafa Kemal Atatürk aleyhine yalan ve hakaret içeren kitaplarla büyük servet edinmiştir . Yani onun düşüncesiyle yola çıkarsak ,dinsizlik yaparak köşeyi dönmüş :))
Gelelim Maraş dondurmacısı kılıklının bazı yalanlarına ;
“Lozan hezimettir” dedi ,İlber Ortaylı tarafından belgelerle YALANLANDI .
Asılan din tüccarlarına “Din Alimi” dedi , Sinan Meydan tarafından belgelerle YALANLANDI.
Zübeyde Hanımın genelevde çalıştığını iddia etti , sahte Yazı gösterdi Murat Bardakçı tarafından 13 madde ve belgelerle YALANLANDI.
Anlayacağınız Türkiye Cumhuriyetin’in gelmiş geçmiş en iyi sallayan üstadı olur kendileri .
Kitaba gelecek olursak;
Kitabı sırf Kanuni Süleyman’ın gözlerinin önünde oğlunu nasıl boğdurduğunu kaleme hangi aklama gerekçesine sığınarak yazdığını görüp gülmek için okudum…
Bu adamın dediğini binde birini ben desem beni tımarhaneye atarlar ama bu adamı başımıza tarihçi yaptılar ️.
Son olarak ;
Denize dökülenler ile akraba olanların ortak paydası Mustafa Kemal Atatürk'e saldırmalarından geçer :))
Merhabalardan bir demet. ≈)
Öncelikle şu fes konusunu bitirelim, şöyle ki:
Fes takmak, 2'nci Mahmut döneminde zorunlu hale getirilmişti. O tarihte, dinciler ayaklanmıştı, fes'in gavurun icadı olduğunu söylüyorlardı. Hatta bu yüzden, 2. Mahmut'a gavur padişah diyorlardı. Oysa, fes'in kökeni Batı değildi, Kuzey Afrika'ydı,
(bu uzun bir incelemedir. okuyana/okuyanlara şimdiden teşekkür ederim..
incelemeyi uzun diye okumaya üşenen varsa incelemeyi ses kaydına alıp da buraya ekleyebilirim. maksat inceleme konusunda daha fazla insan bilgi/fikir sahibi olsun..)
12 haziran 2024 tarihinde uygulamada
Fakat bu adam inkilap dediği ve dahiliğinin delili addettigi bu şeylerin hepsini de yanlış yapmış, yanlış tatbik etmiş, herşeyi altüst etmiş herşeyi yıkmış, yerine de birşey koyamamıştır. Bundan da büyük milll zararlar olmuştur.
Aslan Yürekli Richard Kudüs'ü almaya çalışmış fakat her seferinde Salahaddin Eyyubî'nin ordusuyla karşılaşmıştır. Hatta Salahaddin Eyyubî, Aslan Yürekli Richard'ı Kudüs'ü ziyaret etmesi için çağırdığı halde kabul etmeyerek hayattayken Kudüs'ü görme fırsatı bulamamıştır. Ey buyuk ALLAH ım..
Bugun bu zulmu yapanlara
Ebabilerini gonderme
Gokten taş