Tek başınaydı; anlaşılan kendisiyle değil de düşünceleri ile meşguldü kafası. Sanki düşünmüyordu da düşüncelerinin sakin akışı, bir genç kızın iç çekişleri gibi açıklanamayan, önsezilerin egemen olduğu ruhuna özleminin bir resmini dokuyordu. En güzel çağındaaydı
Nasıl ki dişi karınca birleşmeden sonra üreme amaçları için artık lüzumsuz, hatta tehlikeli hale gelmiş olan kanatlarını kaybeder, bir kadın da bir veya iki çocuk doğurduktan sonra güzelliğinin büyük bölümü itibarıyla kaybeder ve muhtemelen aynı sebeplerden ötürü...
Demek istediğim, ona dirensek bile yüzüne 'hayır' dediğimiz çok özel bir düşman gibi onu görüş alamızda tutsak bile, bu reddediş hâlâ bir bağımlılık biçimidir, çünkü böylelikle, bizi her an olmasa da her gün biraz onu düşünmeye mecbur bırakarak, o da gözünü bizden ayırmamış olur. Her birimiz kendi meşrebimizce şeytanla anlaşma yaparız. Tamamen gizli tutmaya çalıştığıbir sohbet sürdürürüz onunla.