Şimdi nasıl başlasam, nereden başlasam bilemedim..
Yazardan okuduğum ikinci kitaptı. İlk kitabı Marslı ile tanıştım yazarın kalemiyle. Esasında Marslı'nın önce filmini izlemiştim, çok sevdiğim için de kitabını okumuştum. Neyse bunu Marslı'nın yorumunda detaylıca anlatmıştım zaten..
Gelelim Kurtuluş Projesi'ne. Tek kelime ile mükemmeldi. Marslı'yı bile geçti gözümde, öyle diyeyim yani. Andy Weir bence bu konuda bir numara. Başka bilim kurgu yazarı tanıyor musun? derseniz, tanımıyorum (öneriniz varsa alabilirim) ama yine de bu adamı geçebileceğini sanmıyorum.
Bu kadar karmaşık, bilimsel dil ile yazılmış şeyler nasıl sıkmadan kendisini okutturabilir diyorsanız Andy kitaplarını okuyun. Mizahi bir tarzı var, bir çok yerinde güldürdü. Mantıksızlıklar, gerçek olamayacak durumlar var mıdır? tabii ki olabilir, ben o kadar bilimsel bilgiye hakim değilim. Gözüme batan çok bir şey olmadı. Zaten bilim kurgu okuyoruz burada, elbette her şey mantıklı olamaz.
Konusuna detaylı girmeyeceğim, spoiler vermek istemiyorum. Çünkü bilmeden okumak gerçekten daha keyifli. Ama şunu söyleyeyim ilk defa bir kitapta o kadar heyecanlandım ki ilerleyerek bir kaç sayfa sonrasını okudum -oh be tamam- dedim ve geri dönüp kaldığım yerden devam ettim.
Ve yine ilk kez bir kitabı bitirdikten sonra dönüp son bölümü tekrar okudum. (Sanırım kitaptan ayrılmak istemedim) Bu bir süre böyle devam bile edebilir.. bilemiyorum. Son olarak söylemeden geçemeyeceğim Rocky ve Grace arasındaki dostluk şahaneydi.
Yani kitap güzeldi, okuyun.