''Barok temelde mimari, heykel, resimdir. Dahiyane bir abartı, bakanı gözünden vurur. ... Tanrı herkesin soğuktan titrediği basit bir toplantı salonuna yakışmazdı; Tanrı öyle akıl almaz bir varlıktı ki akıl almaz sanatla sembolize edilmeliydi. ... Roma'daki Piazza Navona'nın o imkansız kaslı heykellerine bak. ... Peki müzik nasıl barok olabilir? ... Barok teriminin Johann Sebastian Bach'la birlikte bir anlam ifade etmeye başladığını görüyorum. ... Ama zeka tümüyle beyinsel bir şey değildir. Stravinsky, Bach'ın telli sazlarının reçinesinin kokusunu duyabildiğini, obualarının kamışının tadını alabildiğini söylemişti. Mozart kesinlikle barok değildir ama istedi mi barok tarzı taklit edebilirdi tıpkı ''Uyumsuzluk'' kuartetinde yirminci yüzyıla uzandığı gibi.''
Sayfa 116 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları
SOFİNİN DÜNYASI = JOSTEİN GAARDER
Sofi herzamanki gibi okul dönüşü aynı yolda gelip evine dönüyordu. Evin kapısına gelirken posta kutusunda annesine gelen mektupları almaya giderken sofia kendi adına gelen bir zarfın olduğunu görür ve zarfı açtığında zarfa kimsin? Sorusu yazılıdır, sofia şaşırır ve bu soru üzerinde baya düşünüp kafa yorar, eserde bütün felsefi akımlardan ve
Barok Estetiği
"Cornaro Şapeli, San Maria della Vittoria (1647-52, Roma), Bernini'nin sanat yetenekleri onun heykellerle ve renklerle etkileyici çalışmalar yapmasını sağladı. Kilisenin içinde Cornaro Şapeli ve Avilalı Azize Theresa'yı kendinden geçmiş bir şekilde görüntüleyen etkileyici bir heykel vardır. Bernini, sarı camlı saklı prncereler kullanarak heykelin içine işleyen patlak ışınlar elde etti."
Sayfa 261Kitabı okudu
