İsa ‘Tanrı’yı hatırla,’ demiyordu.
Tanrı’nın sıfatlarını, emirlerini ezbere öğrenin de demiyordu.
İsa, ‘Sevgi, sevgi,sevgi! İnsanları sevin! Her insanı sevin! Yaşayan her şeyi sevin! Tüm dünyayı sevin. Ağacı, taşı, sahildeki kumu ve gökyüzündeki yıldızları sevin. Her şeye can vereni sevin. Her şeyi sevin!’ diyordu.
İsa, ‘Tanrı’yı ve insanı sevin , çünkü peygamberlerin öğretisi dinin anlamı ve özü bu sevgide saklıdır,’ diyordu.
Sevgi, çevremizdeki her şeyle yakın ilişki ve birlik duygusu, insanı, ulusları ve hatta bütün insanoğlunu dindar yapan şey budur,’ diye durmadan tekrar ediyordu sözlerini Luca MacDonald.
Bu vesileyle Tolstoy’un şu güzel sözlerini anmak gerek:
‘Toplumdaki şiddetli bozuklukların temel sebeplerinden biri, herkesin kendi hayatını düzenlemeye çalışması ama kimsenin daha iyi bir yaşam düzeni inşa etmeye gayret göstermemesidir.’