Her insanın ömrü boyunca ezberinde tutacağı bir yağmur olmalı. Ansızın veya keskin bir gök gürültüsü sonrası şehre düşen bir yağmuru ezberinde tutmalı insan.
... o kadınlar bilirler ki, bu ülkenin genç ve güzel kızları hüzne en yakın insanlardır. Bu topraklarda güzel kadınların yaşamaları muhtemel çok acı var.
İnsan hayatın bir yerlerinde ölüyor aslında. Ruhuyla arasına yaşamak kadar uzun bir mesafe giriyor. Ölüyor insan ve yeniden diriliyor. Umut etmek için diriliyor, başlayabilmek için diriliyor, doğru dürüst bir tek cümle kurabilmek için diriliyor işte.
Senin gözlerin kapanırsa ben de göremem biliyor musun? Eğer sen göremezsen ben yalnızlaşırım, üşürüm, korkarım. Çocuklar biraz da annelerin gözleri üzerinde olduğu için korkularından uzaklaşırlar.
Ölüme gözyaşı dökmenin derecesi, ölümün kendi benliğine yakınlaşma derecesi kadardır. Bu yüzden en çok kendi benliğimize yakınlaşan varlıkların ölümüne ağlıyor insan.
Gitmek istemezsen bir şiir miktarı kadar otursak diyorum. Şiir kalsın istersen, sadece otursak. Oturmasan da olur benimle, sadece ellerimi tut. Ellerimi tutma dilersen sadece yüzüme bak.. Gözlerime bak, gözlerimin içine bak.