Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Rümeysa

Rümeysa
@rumiisapr
Sergüzeşt
İÜ
74 okur puanı
Ağustos 2020 tarihinde katıldı
Mitolojilerden hikayeler bakıyorum kendime trajediler beğeniyorum.
Reklam
Cümle derde ol deva diye dua ederdi günde bin defa
Sevdim seveli terk edemem hayr ile şerde Bir misl-i melek, zat-ı peri hüsn-ü beşerde

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Gül bülbüle aşık mı nedir, zârını bekler Pervane dahi yanmak için nârını bekler
İnsanın hayatındaki en değerli şeyi kendisiydi.
Reklam
Kim istemez mutlu olmayı Mutsuz olmaya var mısın?
Ruhum işgalden kurtulmaz vatan
Seni bağırabilsem seni, Dipsiz kuyulara, Akan yıldıza, Bir kibrit çöpüne varana, Okyanusun en ıssız dalgasına Düşmüş bir kibrit çöpüne.
Ben öyle birini sevdim ki bir nevi intihardı.
Kara gözlüm efkârlanma, gül gayrı İbibikler öter ötmez ordayım Akşam olur tepelerin ardında Daha güneş batar batmaz ordayım
Reklam
Bu devirde söylenir mi böyle yangınlı şiirler
Hangi ırmaktan akıyor yüreğinin bozarsan sevdası Hangi kolunda köprüsü var gecenin
Hiçbir şeyim yok akıp giden sokaktan başka Keşke yalnızca bunun için sevseydim seni.
Avutsun bahaneler, avutsunlar beni avutabilirseler onlar pek sanmam hiç sanmam elimi çektim altından taşın kurtuldu ezilen parmaklarım. Ama canım hala yanıyor..
Mazi bazen mavi, bazen haki, bazen zifir ve mazidekiler bazen şeker bazen zehir.
Işıkları yuttu gece,kalem uyandı gece gece. Yarınlarımın cümlelerini kuruyorum şu an hece hece.
Reklam
Say something, I'm giving up on you
 Şehriyar, iktidarını onun hareminde yine onun kölesiyle yatarak kıran karısını öldürür. Bundan sonra da evlendiği her genç kızı evlendiği günün sabahında kafalarını uçurur. Herkes dehşet içindeyken bu sefer de vezirinin kızı Şehrazat ile evlenir. Masallar şafak sökene kadar devam etmekte ve sonu hep bir sonraki geceye kalmaktadır. En sonunda hem şafak vakti gelinin kafasını uçurmaktan vazgeçer hem de kadınlara karşı öfkesinde tamamıyla haksız olduğunu anlar.  “Ah Şehrazat, bana hükümdarlığımın gücünden şüphe ettirdin, beni kadınlara karşı geçmişteki zorbalığıma ve genç kızları öldürmeme pişman ettirdin… Kimsin sen? ne istiyorsun?”. Şehrazatın cevabı “Ben Şehrazat’ım, huzur istiyorum” olur.
Sultanımsın susunca Konuşunca kölemsin Eksilmeyen çilemsin Orada ufuk çizgim Burda yanım yöremsin Beni ruh gibi saran Sonsuzluk dairemsin Çaresizim çaremsin Şaşırdım kaldım işte Bilmem ki nemsin Çaresizim çaremsin Şaşırdım kaldım işte Bilmem ki nemsin Yavuz Bülent Bakiler
Uyuyorsun şimdi. Ya da uyuyacaksın birazdan. Uyu kuzum. Ama bir taraftan da beni dinle. İkisini birden nasıl yapayım deme, yaparsın sen. Senden önce sevdiğim kadın uyurken bile dinlermiş beni. Her ağladığımda yatağından fırlayıp kucaklar, öper, emzirir, tekrar uyutana kadar başımda beklermiş. Annemmiş.. Şimdilik işler iyi gitmiyor. Tabii şimdilik. Biliyorsun hepsi geçecek bunların. Umutsuzluğa kapıldığının farkındayım zaman zaman. En çok da o zamanlar üzülüyorum. İnan bana hepsi geçecek. Pessoa şey diyor ya hani kitabında “Kuvvetli bir inanç ve yeterli isteğin üstesinden gelemeyeceği hiçbir şey yok.” Ben hem bütün gücümle inanıyorum sana hem de bütün kalbimle istiyorum. Sen de aynı şeyleri düşünüyorsan, gerisini zaman halleder hiç merak etme.. Ali Lidar
Düzenim bozulur hayatımın altı üstüne gelir diye endişe etme Nereden bilebilirsin ki altının üstünden daha iyi olmayacağını
Reklam
İstanbul uyandı yine Sessiz yağmurlu biraz da sisli bir güne Gözlerim yarı açık bakıyorum pencereme Evet bir kuş geçiyor ansızın mavinin ve beyazın karıştığı gökyüzünde Ne çok şey anlatıyor İstanbul sessizliğinin çığlıkları Ne derde keder olan yağmur bulutların İstanbul ve ben yorgunuz Oldukça olabildiğince Kapıyorum gözlerimi Kapamadan önce bir kuş daha yakalıyorum
..Yani boşa değildir kayda geçilen her bir hece ve belki de bu sebepledir gam yüklü kalemlerin uyumayışı ne gündüz ne de gece.