•
Korkudan kaçtıkça belki de onun daha çok esiri oluyoruz. Kaçtıkça ensemizde sıcaklığını hissediyor, sıcaklığının soğuk terlerini döküyoruz. Heyecanla birlikte doğan bu korku belki de beraberinde hissettirdiği pişmanlığının altında eziliyoruz. Savunmasız ve çaresiz kalışımızın her anında küçülmek gibi.. Ve bu yaşanılan duygu tabi ki cezadan daha
Kitabın başında Adenya ile karşılaştım hiç beklemediğim bir şekilde çıktı karşıma hasta bir kadınla birinin evine sığınmış o kadına bakmak için bulaşıkçılık yapıyordu.
Peki bu kadın kimdi?
Nerede kimin evinde yaşıyorlardı?
İş adamı Sinan Istanbul ve Izmir de olan holdinglerinde görevini sürdürüyordu. Karısı ölmüş kızı ile yaşıyordu.
Izmirde görevdeyken yanına köydeki Kamil hocası geldi. Onun değişmemiş eski tanıdığı Sinan olmasına çok mutlu oldu. Ona çok değerli kıssas hikayeler anlattı. Okurken hayran kaldım.
Kamil hoca neden geldi?
Sinan ne kadar işinle meşgul olsa da aklı hala tek aşkı vazgeçilmezi Adenya'da onu bulması için sağ kolu dostu herşeyi Selman'ı görevlendirmişti. Fakat Adenya'nın izini bulamadı.
Ansızın gelen bir misafir Adenya'nın Istanbul da olduğunu bir restoran da çalıştığını söyledi ve ondan rüşvet istedi.
Bu misafir kimdi?
Sinan Adenya'yı nasıl buldu?
Tüm bu soruların cevabı ve daha fazlası bu kitapta mutlaka okuyun.
Kitap hakkında beklentimin üstünde şeyler çıktı karşıma nefesimi tutarak heyecanla okudum. Allah herkese böyle aşk nasip etsin dedim. Okurken bazen üzüldüm Adenya sen bunlara dayanabilecek kadar güçlümüydün dedim. Sinanla ilk karşılaşma da ohh dedim güldüm. Sonuç olarak tek söyleyeceğim insan kaderinde ne varsa onu yaşar...
Naptın Dayı?
Nasıl anlatsam,nerden başlasam...
"4 kez idam yedim,740 yıl hapis kestiler.48 yıl 38 ayrı cezaevinde hapis yattım.Ben Abdullah Dayıyım.Baba değilim!."
Şahin Bey'in sağ kolu olarak Antep savunmasında yer alan,sol elini ve ailesini kurban veren,kentte efsaneleşen Kilisli Savcılı aşiretinin Reisi Ali Ağa'nın hayatta olan tek evladı,tek
Abdullah Dayı - "Azrail'in Öbür Adı" Antep CanavarıTurhan Temuçin · Destek Yayınları · 201097 okunma
336 syf.
8/10 puan verdi
Mide büzülmeli inceleme.
Amerika'da 1960'lı yıllarda meydana gelen yolsuzluğun Frank Serpico isimli bir polis gözünden anlatıldığı bu romanın, hayal ile uzaktan yakından bir ilgisi yoktur, olaylar ve kişiler tamamen gerçek ürünüdür.
Filmi izlemek isteyenler için link; unutulmazfilmler.pw/serpico.html?pl...
Siz hayatta dürüst olmaya karar
Ant. Falaka. Eleğimsağma. Üç Nasihat. Diyet. Düşünme Zamanı. Türkçe Reçete. Rüşvet. Yüz Akı. Forsa. Perili Köşk.... ve ve ve Kaşağı, yine darmadağın etti yüreğimi. Küçükken de öyle olmuştu. 36 yıllik kısa bir yaşamdan ardında bıraktığı unutuimaz hikayeleriyle Ömer Seyfettin. İllaki okunmasi gereken yazarlardandır
#kitapyorum
#Gogol
#ÖlüCanlar
Dönemin Rusya'sını alaycı bir şekilde eleştiren yazarımız, müthiş eğlenceli ve aynı zamanda düşündüren bir kitap yazmış. Gogol'ın alt-üst sınıfı ve rüşvet alan memurları çok cüretkar bir şekilde alaya aldığı bu eserinin çok büyük bir bölümü sansürlenmiş öğrendiğime göre.
Ana karakter olan Çiçikov kendisini çiftlik sahibi ve danışman olarak tanıtan bir dolandırıcıdır. Çok zeki ve hırslı ...Rusya'ya gelir gelmez kentin ileri gelen zengin toprak sahipleri,savcı, vali gibi önemli şahıslarla tanışır ve bunlardan ölen köleleri satın almak ister,yani kimliklerini.
O dönemde dört yılda bir sayım yapıldığı için kimse ölü köleleri kayıt altına almamıştır. Kurnaz karakter bu ölü kölelerin kimliklerini alarak devletten para almayı ve zengin olmayı planlar.Fakat olaylar ve gelişmeler umduğu gibi gitmez.
Yazar'ın o dönemdeki siyasi ve sosyal sınıf farkını asla kabul etmemesi ve bunları kitabında iğneleyici bir şekilde eleştirmesi muhteşem bir eser ortaya çıkarmış. Okurken mizah yönünü görüp gülümsüyor diğer yandan da günümüzde hala bu tip olayların olduğunu düşünüyoruz.
Hiç zorlanmadan ve sıkılmadan okuduğum bu kitabı çok beğendim, tavsiye ederim sizlere de...
Teşekkür ediyorum.
Arka kapak
"Ölü Canlar" yalnızca bozuk düzenin acımasızca bir eleştirisi değil, insan ruhunun hastalıklı yanlarının acıklı bir güldürüsüdür.
