Sacit Doğaner

Sacit Doğaner
@sacit_doganer
“ Hiçbir korkuluğu kurt suretinde yapmamışlar, ayı ve leopar gibi de yapmamışlar, zannederim ki insandan daha korkuncunu bulamamışlar.” instagram.com/agora_insaat?ig...
Bir ana, bir hüzün hikâyesi...
Çiçek bozuğu suratlı gardiyan, öğleden sonraki gezinti esnasında bir çırpıda hayatını anlatıvermişti. Bir terziydi anası. Subayın birine sevdalanmış, o da günün birinde hatıra olarak fotoğrafını ve bir de çocuk bırakıp gitmişti. Genç kadın on dört senedir oğlunu yetiştirmeye vermişti kendini. Önce papaz okuluna, sonra şehirdeki liseye yollamıştı. Ama hocanın biri oğlanı pataklayınca, çocuğuma tek kötü söz söylemeye kıyamayan ana onu okuldan aldığı gibi bir savcının yanına yerleştirmişti. Dikiş diker, çiçekler, çoraplar örer, durmadan çalışırdı kadın. Nihayet oğlan asker olmuş, bir defasında sevdiği annesiyle alay eden subayına karşı gelince ceza olarak üç seneliğine bir disiplin taburuna gönderilmişti. İhtiyar ana, oğlunun askerliğe sayılmayan üç senesine ve hayatının güçlüğüne alışmaya çalışmış, bir yandan da dikişine dev etmişti. Yedi sene kışlaların cefasını çeken oğlan hasta ve bitkin halde dönmüştü eve. İhtiyar anası, artık gözleri iyi seçemediğinden çalışamıyor, kilisenin önünde dileniyordu. Eve döndüğü gün ona, hayat boyu oğlu için çalışmır bir annenin ellerinin ve gözlerinin en son ürünü olan bir atkı hediye etmişti. Aylarca iş bulamayan oğlan, anasının diledikleriyle geçinmek zorundaydı. İhtiyar kadının artık yürüyemez hale geldiği sıralarda ise bu hapishanede ki işi bulmuş, sonra da biri aracılığıyla anasını düşkünler yurduna yerleştirmeyi başarmıştı. Zavallı ihtiyar hâlâ orada oğluna çorap örermiş...
Reklam
Kuşlar toplumunda karganın iyi bir mevkii vardır ve her kış mevsiminde güvercinler için hayır işi düzenler. Serçeyi de gözlemledim. Her ne kadar hafif, hatta liberal bir havası varsa da özünde ne yaptığını çok iyi bilir. Serçe, karganın çevresinde hopladı ve saygı duyduğunu belirten bir tavır takındı. Ancak onun değerini çok iyi biliyordu ve fırsatını bulduğunda onunla ilgili edepsiz öyküler anlatıyordu.
Çağdaş enerjinin büyük bir kısmı, petrolden elde edilmektedir. Enerjinin insan yaşamındaki önemi ise inkar edilemeyecek kadar açıktır. Örnek olarak Türkiye'de günde 50 bin ton petrol tüketilmektedir. Türkiye'de kullanılan enerjinin yarısına yakın kısmı ile, hemen hemen 3000 çeşit ürün türünün yapımında petrol ve petrolden elde edilen maddeler kullanılmaktadır.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Sadece Rıdvan değil, ailesi de çok çekti
Biliyordu ki; Bingöl kirli savaşın en ciddi kırılma noktasıydı. Orda hak ihlallerine karşı mücadele başarıya ulaşırsa daha köklü ve kalıcı sonuçlar alınır(dı). Tam da bunu biliyordu ve zoru başarmak için Bingöl'deydi. Rıdvan Kızgın akrabamdı ve arkadaşımdı. Mekân farklılığı nedeniyle çok sık görüşemesek de bir araya geldiğimizde hasret giderirdik. Samimi ve kararlı bir hak savunucusuydu. Çok ama çok zor koşullarda yaşadı. Sadece kendisi değil ailesi ve çocukları da o zor koşullardan paylarına düşeni aldılar. Onurla anılacak bir abide gibi ismini bıraktı geriye; Rıdvan Kızgın. Kızmadı hiç, ama kızılması gerekenlere inadına "Ben buradayım" dedi ve ekledi "Mücadeleye devam".
Reklam
Reklam
Geri15
90 öğeden 76 ile 90 arasındakiler gösteriliyor.