Yorgunuz ️
Hiçbir acım yoktu, sadece cansızlık ve aşırı bir halsizlik.
Sayfa 183 - koridor
Beyhude çalışmak
“Sadece çalışıyor, emek sarf ediyor fakat insan beyhude çalışırsa çabuk yorulur. Bakın, hepimiz yorgunuz!”
Reklam
Nüfusumuzun yarısından fazlası istihsale açılmamış. Müstahsil olan da faydalı şekilde yapamıyor. Sadece çalışıyor, emek sarf ediyor. Fakat insan beyhude çalışırsa çabuk yorulur. Bakın, hepimiz yorgunuz! Ne insan, ne toprak geniş mânasında ekonomimize, hayatımıza girmiş. Münferit teşebbüslerin ötesine bir türlü geçemiyoruz. Bugünün çalışması yarının hızını arttırabilmelidir.
Sayfa 263 - Dergah YayınlarıKitabı okudu
Bugün bir insan Türkiye'yi her şey olabilir, sanabilir. Halbuki Türkiye yalnız bir şey olmalıdır: o da Türkiye. Bu ancak kendi şartları içinde yürümesiyle kabildir. Bizim ise elimizde adetten ve isimden başka bir şey, müspet bir şey yok. Cemaatimizin adını biliyoruz, bir de nüfus ve vatan genişliğini... - Tabiî herkes için söylemiyorum ve müphem
Sayfa 263 - Dergâh YayınlarıKitabı okudu
"Ah bırak yas tutmayı," dedi adam "yorgunuz diye, çünkü başka aşklar bekliyor bizi; Nefret ve aşk sürer kaygısız saatler boyu Sonsuzluk uzanıyor önümüzde; aşktır ruhlarımız Ve süregelen bir ayrılış."
Küçüğüz daha. Belki tam anlamıyla yaşamaya başlamadık bile. Tepki vermiyoruz bu yüzden çok; fazla sakin, fazla sessiz, fazla durgunuz.Kalbimizin attığını söyleyebilmek için göğsümüzü dinlemekten çok bir kalp cerrahına ihtiyacınız var. Yorgunuz. Yalnızız. Korkuyoruz.Hayallerimizden asıldık. Öyle yorgunuz ki, sorsanız nefes alıyoruz elbet ama bugün mezarımızı kazmaya hazırız yarın ölmek için.Öyle yorgunuz ki konuşmayı, kendi dilimizi unuttuk, düşünceler yetiyor sadece yeterince kalabalık olmaya,bizim yalnızlığımız bile çok kalabalık aslında. Ve öylesine bir korku dolaşıyor ki damarlarımızda… En çok kendimizden korkuyoruz biz.Diğerlerine verdiğimiz veya vereceğimiz zararlardan, işlediğimiz ya da işleyeceğimiz günahlardan.Bizim bile hatırlayamadığımız kâbuslar korkutuyor bizi. Uyuyamıyoruz.Umutlarımızı saçlarımızdan koparıp, dipsiz bir uçuruma sarkıtıyor bulutlara bağlayarak. Atlasak değer mi düşmeye?Dibe çakılmak acı vermez artık, biz acının en saf halini saç gördüğümüz dağ;dibini gördüğümüz kuyu korkutmaz artık buz tutmuş yüreklerimizi. En fazla paramparça oluruz, deriz.Daha önce yaşamadığımız şey değil. Atlasak, bizi elimizden tutup geri çekecek biri yok, paraşütümüz yok, kanatlarımız yok, hiç kimse yok.Bir keresinde uçmak istediğimizi söylediğimizde kopardılar bizim kanatlarımızı. Çocukluğumuzda neşeli çocuk sesleri eşliğinde oyun parklarında değil, ürkütücü rüzgar uğultusu eşliğinde mezarlıklarda oynadık biz. Anlat, dediler, duydular belki ama dinlemediler.Bizim uyuyamadığımız gecelerin sabahları hiç aydın olmadı. Biz öldük, onlar gömdüler.
Reklam
44 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.