nuraynur

nuraynur
@sadeceiyiol
𝕽𝖚𝖍𝖚𝖓 𝖒𝖚 𝖆𝖙𝖊ş, 𝖞𝖔𝖐𝖘𝖆 𝖔 𝖌ö𝖟𝖑𝖊𝖗 𝖒𝖎 𝖆𝖑𝖊𝖛𝖉𝖊𝖓? ~𝕳ü𝖘𝖊𝖞𝖎𝖓 𝖓𝖎𝖍𝖆𝖑 𝖆𝖙𝖘ı𝖟~
"Üzülme" Dedi. "Bazen mecbur kalır insan."
Sayfa 110Kitabı okudu
Reklam
"Unutulmak kadar kötü hiçbir şey yoktur dünyada, evlât, hiçbir şey. "
" Hiçbir zaman baş kaldırmaya şansımız olmamışsa, asla kendi kendiliğimize sahip olmamak gibi bir anlamsızlığı yaşamak zorunda olmak Kaderimiz. "
Sayfa 9

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
İlâyık bu millet zuluma, ilâyık her bir kötülüğe, her bir muhanete... Bırak sürünsünler.
Oğlum, paranın açmadığı kapı gördün mü hiç?
Reklam
Tam bulmuşken kaybettim.
"Sizin hiç babanız öldü mü? Benim bir kere öldü" Demişti Cemal Süreya. Benim babam iki kez öldü. Bir yokluğunda eskiden; bir de şimdi, seneler sonra tam birbirimize yaklaşmaya başlamışken, aniden... Ve haklıymış şair. Kör oldum.
Sayfa 214Kitabı okudu
Empati ki katillerde, zalimlerde, diktatörlerde, şiddete meyyal ve meftun insanlarda en az rastlanan özellik.
Türkiye'de yaşayıp yahut Türkiyeli olup da siyasete ilgisiz kalmak mümkün mü? Politikanın ve politikacıların yansımadığı bir tek sohbetimiz var mı?
Geri Gelen Mektup
Ruhun mu ateş, yoksa o gözler mi alevden? Bilmem bu yanardağ ne biçim korla tutuştu? Pervane olan kendini gizler mi hiç alevden? Sen istedin ondan bu gönül zorla tutuştu...
Aslında Kendi dünyamı yaşatıyorum.
Kafamı seslerle, Sözcüklerle, Görüntülerle, donatıyorum ki zihnimde yarattığım dünya gerçek dünyaya olabildiğince benzesin hatta mümkünse sollasın gerçekliği.
Sayfa 19
Reklam
İnsanoğlu şahlar katından sürüleceği sözleri ölçüp biçiyor da yarın huzur-ı mahşerde gerçek Şah'ın huzurunda utanacağı sözlerden hiç sakınmıyor.
Sayfa 150Kitabı okudu
Cennetin yolları hep bedavadır da, cehennemi nedense parayla satın alırız.
Sayfa 113Kitabı okudu
Acaba?
Acaba tüketmek için üretmenin geçerli olduğu bir dünyada daha fazla çalışmak için çalışıp durmak bir ilerleme sayılmalı mıdır? Halkaları birbirine ekleme gereği duymadan çalışmak acaba modern dünyanın Yeni hastalığı mıdır?
Sayfa 107Kitabı okudu
... Ne mutlu ki geçen hafta, cuma günü öldü.
UMUT!
Bacaklarını yitirmiş bir asker olarak beni bir neşe sardı: Artık bunun üzerine beni eve gönderirlerdi, her şeye rağmen hayattaydım, daha uzun süre, hatta sonsuza kadar yaşayacaktım.
Reklam
Zulüm ve haksızlıktan bu kadar zevk duyan insanları ıslaha uğraşmak çocukça bir hayal değil mi?
Sayfa 173Kitabı okudu
Fakat şahısların ölmesinden ne çıkardı? Fikirler yaşıyordu ya.
Sayfa 245Kitabı okudu
Neydi bu ahret! Bu Dünyada sevip kaybettiğimiz, isteyip ele geçiremediğimiz bütün şeylere kavuşulan yer.
Âşık olduğumuz zamanki kadar acı çekmeye karşı savunmasız olduğumuz bir zaman yoktur.
Yaşarız ama niçin yaşadığımızı bilmeden, ölürüz ama niçin öldüğümüzü bilmeden.
Bir kalp, sevmek için mutlak servete ve asalete mi muhtaçtır?
Reklam
Zavallı çocuklar! Sizin o mini mini elleriniz eski Asya vahşetinin kullandığı ve birkaç asırdan beri insanlığın ağır yükü altında inlediği esaret zincirlerini kırmak için değil, belki kendiniz gibi küçük kuşları, güzel çiçekleri okşamak içindir.
Eğer sıfatı ve toplumsal konumu ne olursa olsun herhangi bir insanın "benim düşüncem Budur" diye konuşamıyor, yazamıyor, resmedemiyor ise o ülkede düşünce suçundan ötürü hiçkimse cezaya çarptırılmamış bile olsa düşüncenin suç sayıldığı anlaşılır.
Sayfa 294Kitabı okudu
Aşkın, gözü kapalı uçurum kıyısında yürümek olduğunu bilen biri âşık olur mu hiç?
Sayfa 190Kitabı okudu
Hayatı severek yaşamasını öğrenirseniz, mutlu olmak için ne yapacağınızı da anlarsınız.
Sayfa 194Kitabı okudu