Gördüm ki şefkatli bir insan değilmişim. Ben, katı, haşin ve nefret etmiş bir insan olarak yaratılmışım. Belki böyle değildim de, bir dereceye kadar yaşam ve zaman beni böyle yaptı.
Hüseynî'ye o kadar dalkavukluk ettiler ki, dalkavuklar, şairler, soytarılar, onun etrafını sardı. Hüseynî'yi o denli Tanrı'nın gölgesi ve yeryüzünün Tanrı'sı gibi gösterdiler ki, Hüseynî de buna aldandı. Göbeği katmer katmer şişti. Kendini bir şey zannedip, gurur ve kibre kapıldı. Hiç kimse ona gözünün üstünde kaşın var diyemiyordu. Sonra da vurdu kırdı çoğaldı. Tutuklamalar arttı. Polisler, bekçiler, muhafızlar halkın gözünü öylesine yıldırdı ki, bu durum herkesin canına yetti.