Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
her zamanda zeminde ve asumanda Allah kerimdir kerim işitsin ve bilsin cümle yar ü ağyar iyilerin dostuyum kötülerin hasmıyım içimde her daim mazlumlar ağlar ben Sahipkıran-ı Alem'im bana ilişmeyen zalim de zalimdir bana bulaşmayan zulüm de zulümdür duysun ve inlesin zemin ü Asuman euzübillah bismillah hodri meydan
Sayfa 501 - KetebeKitabı okudu
Yıldırım Bayezid'in nefes darlığı ve anjin hastalığından öldüğü haberi geldi. Sahipkıran (Timur) bu haberle sarsıldı ve mübarek gözlerinden yaşlar akıtarak 'inna lillahi ve inna ileyhi raciun" ayetini okudu. Hâlbuki Timur'un niyeti Rum ülkesini (Türkiye) tamamen fethettikten sonra onu tekrar Yıldırım Bayezid'e verip tahtına iade etmekti ve sonra geri dönmekti. ... Yıldırım Bayezid'ın adamlarına başsağlığı diledi, teselli verdi. Musa Çelebi'ye altın kemer ve köktereli yüz at verdi. Rum ülkesinin (Türkiye) başkenti Bursa'yı da ona bağışladı ve icazet verip uğurladı. Sonra Yıldırım Bayezid'ın naaşını padişahlara has bir cenaze merasiminin ardından Bursa'ya götürüp, kendisinin yaptırdığı türbeye defnettiler.
Sayfa 89 - BilgeoğuzKitabı okudu
Reklam
"Insanoğlu bedbahtlığına ve şekavetine âşık imiş " demiş erenler
Sayfa 352Kitabı okudu
Adamın (TİMUR) lakabı bile kalplere korku salıyor .. =))
Sahipkıran denildiğinde akla gelen ilk hükümdar odur. Arapça “Sahip” ve “Kıran” kelimelerinden oluşsa da Farsçada Sahipkıran tamlamasına dönüşen bu kelime, en basitinden “Kıran Sahibi” olarak tercüme edilebilir. Kıran denilen şey ise, bildiğiniz gibi Müşteri (Jüpiter) ile Zühre’nin (Venüs) aynı burçta bir araya geldiği zaman dilimini tarif etmek için kullanılır. Efsanevi bir zaman dilimi olan kıran dönemleri, önemli hadiselerin yaşandığı zamanlardır. Bu dönemlerde gelecekte dünyaya yön verecek önemli insanların dünyaya geleceğine, büyük felaketler falan olacağına inanılır. Kıran zamanlarında doğan insanlar büyük liderler olup görülmedik askerî zaferler elde edebilirler. Dünyayı fethetmeye azmeden cihangir hükümdarlar olabilirler. Türk Dil Kurumu’nun güncel sözlüğü kelimeyi “güçlü ve üstün hükümdar” olarak anlamlandırır. Dolayısıyla, Sahipkıran kelimesinin üstün özelliklere sahip olan fatih ve cihangir hükümdarlar için kullanılan ve astrolojik telmihler de içeren, “Yıldızların Bahtına Hükmeden Hükümdar” ya da “Bahtına Yıldızlar Tarafından Hükmedilen Hükümdar” anlamlarında bir unvan ya da lakap olduğunu söyleyebiliriz.
Sayfa 110 - Kronik Kitap 1. Baskı 2018Kitabı okudu
160 syf.
·
Puan vermedi
·
14 günde okudu
Engelleri Aşmak
Asıl engeller zihinsel engellerdir. Onları aşmak fiziksel engelleri aşmaktan daha zordur.hem engelleri aşabilmek hemde engellemeleri aşabilmek gerekir. Önyargıların olduğu ya da fitnenin kol gezdiği bir dünyada doğmuştu Halil. İstenmeyen bir bebekti. Umay anası onu kızılelma için büyütüyor, devralmalar geçtikçe başka başka engelleri aşması
Engel
EngelMim Kemâl Öke · Turkuvaz Kitap Yayınları · 2020159 okunma
O, bir askerî sefer esnasında doğdu... Timur'un ordusu Kafkaslar'ı zapt etmek için ilerliyordu. Her zaman olduğu gibi, Sahipkıran'ın sadece büyük oğulları değil; hanımları, cariyeleri, oğullarının hanımları ve küçük yaştaki torunları da ona eşlik ediyordu. Oğlu Şahruh'un hamile hanımı Gevherşad'ın bile evde bırakılmasına izin verilmemişti. Hanın atlı araba katarı Sultaniye'de beklerken Gevherşad 22 Mart 1394 tarihinde Timur'a bir tane torun daha doğurdu. Haberci bir ay yol yürüyerek haberi Mezopotamya'da bulunan Timur'a ulaştırdığında, çok sevinen emir, esir edilen şehir savunucularını affetti. Bu, yeni doğmuş çocuğun ilk hayırlı işiydi, tabii simdilik kendi iradesi olmadan.
Reklam
"aşkı aşığa sorma o aşkı kendinden bilir de kendini bilmez aşkı maşuğa sorma o da aşkı kendinden bilir de kendini bilmez aşk bir sırdır aşığı maşuk maşuğu aşık eder aşkı sorma sultanım aşk sorulmaz"
Sayfa 300 - KETEBE
Burada sadece isyan eden aşiretler bertaraf edilmemiş, aynı zamanda legal Kürt organizasyonları, İttihatçılar, İstanbul basını ve Mustafa Kemal'in İstiklal Harbi'ndeki silah arkadaşlarının etrafında toplanan TCF muhalefeti, hilafet yanlıları da dahil tüm dinî hareketler ve Kemalist yönetimden herhangi bir şekilde hak isteyen kesimler susturulmuş ve şiddetle bastırılmıştır. 287 Takrir-i Sükün döneminin bilançosunu çıkarmak zordur, arşivler açılmamıştır. 287. sahipkiran.org/2014/02/02/seyh...
Sayfa 118 - Genç BirikimKitabı okudu
536 syf.
10/10 puan verdi
Harika, muhteşem.. Bir kitap ne kadar övülebilirse o kadar övünmeyi hakediyor. Tabi bir insanın yazdığı. Nasıl anlatsam neler yazsam bilmiyorum. Çok beğendim. Kitaba başladığınız andan itibaren akıcı diliyle sizi içine öyle bir çekiyor ki yıllar öncesinde o günlere gidiyorsunuz. Kitabı geçen hafta bitirdim aslında ama şu an içimdeki duygu tam olarak şu: Keşke Sahipkıran bitmeseydi de o hikayenin yine içinde olsaydım. Bu kitap Hasan Aycın'ın dedesinden kalma bir yazma aslında. Kurguyla birleştirip kendisi bu kitabı çıkartıyor. Aslında ressam yani karikatürist diyebiliriz. Ben öyle tanıyordum kendisini kitap yazdığını bilmiyordum. Hem resmediyor hem de bu kadar güzel yazabiliyor... Maşallah diyoruz kendisine. Haftaya salı da bize bu kitabı öneren hanımefendi ile tahlilini yapacağız inşallah. Eğer kitaba baktığınızda hacmi sizi ürkütürse sakın korkmayın. Evet bir tuğla. Gerekirse evde okuyun sadece. Ama başladığınızda çıkmak istemeyeceğiniz bir atmosfere dahil olacaksınız. Kitabı çok anlatmak istemiyorum ama bu kitap size Allah'a gerçekten tevekkül edebilmeyi, sadece O'ndan istemeyi, O'nun nasip ettiğini yaşayacağınızı, adaletle hükmetmelerin, İsm-i Â'zam dualarının faydasını, hikmetleri, coğrafyalar hükümdarlar arasındaki geçişleri ve gerçek imanı anlatacak. Hoca-i Dana diye biri var mı gerçekten mesela? Nuşirevan adaletini hocasına mı borçlu yoksa direkt kendisinin iradesi mi? İran tarihini de okutturacak galiba. Eğer denk gelirseniz bi şekilde okuyun. Bu kitap kaçmaz..
Sâhipkırân
SâhipkırânHasan Aycın · İz Yayıncılık · 200771 okunma
Bir damlada ummanları dalgalandıran , haşarı bir askerden düzenli bir ordu yaratan , küçük fikirden bir medeniyet üreten , kısa bir kaç yılda devletini birkaç misli büyüten böylesine yüce bir sahipkıran dünyaya beş yüz senede bir gelir ve dünya tarihi birazda bu kahramanların tarihi sayılırdı .
Sayfa 352Kitabı okudu
Reklam
Bir kıvılcımdan kocaman yangınlar çıkaran , bir küçük fikirden bir medeniyet üreten , bir aşiretten koca bir millet yaratan böylesine yüce bir sahipkıran dünyaya beş yüz senede bir gelir ve dünya tarihi birazda bu kahramanların tarihi sayılırdı.
Sayfa 355Kitabı okudu
Konuşan Uluğ Bey
Estetiği olmayan bir binada, insanlar, öğrettiğiniz ilmin ihtişamına inanmazlar. Talebe öyle büyük bir taç kapının altından, öyle bir ihtişamın merkezine adım atacak ki, ilim denilen şeye hürmet edecek. Tarihi ele alalım; bu sultanlığın Türkmen'i, Acemi Arabı, çıplak tuğlalardan, topraktan kerpiçten yapılma bir medresede 'Sahipkıran Timur hazretlerinin ihtişamını anlayabilir mi? Benim ceddim Cengizhan, cihanın gördüğü en kudretli devletin banisiydi fakat bir tek binanın bile banisi değildi. Bu yüzden şimdi adı anılınca insanlar yüzünü ekşitiyor. Bizim hükümdarlığımız böyle olmayacak. Dedemin ve benim tasavvurlarımdan yeni bir âlem, yeni bir ilim inkişaf edecek."
181 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.