Dinimizde "oruç", aç ve susuz kalmak mânâsında değildir. Gerekli gıdayı aldıktan sonra, yeme ve içme saatlerini değiştirmek demektir. Ramazan ayında müslümanlar, öğle yemeklerini iptal ederler, sabah kahvaltısı yerine "sahur", akşam, saati gelince "iftar" yemeği yerler. Yani, asla gıdalardan mahrum kalmazlar ve orgnizmanın muhtaç olduğu dengeyi sarsmazlar. Böylece, ileride, genişçe açıklayacağımız üzere, "psikolojik şartlanmaları" kırarlar ve "katılaştırıcı alışkanlıkları" depiştirerek iradelerini yenilerler. Bütün bunları da Allah rızası için yaparlar.
Sayfa 16 - Burak Yayınevi/ 2. Baskı: 1998 Mart/Kitabı okudu
Reklam
"Sahurda yemek yiyiniz, çünkü sahur yemeğinde bereket vardır."
İftarla sahur arası:
Uyku ile uyanıklık arası bir yerdeyim.
Sayfa 24 - İletişim Yayınları, 10. Baskı, 2016.Kitabı okudu
Sahur hazırlıyor olmalı
Müthiş bir gevşeklik içindeyim. Üşeniyorum. Atalet kanunu icabı sürüklenip gidiyorum.
Sayfa 14 - Yapı Kredi YayınlarıKitabı okudu
Eski de kalmasa..
Herkes bilir ki, eski hayatımız saat üzerine kurulmuştur. Avrupa saatçiliğinin en büyük müşterisi daima Müslümanlar ve onlar içinde en dindarı olan memleketimiz halkı imiş. Günde beş vakit namaz, ramazanlarda iftar, sahur, her türlü ibadet saatle idi. Saat Allah’ı bulmanın en sağlam çaresi idi ve bu sıfatla eskilerin hayatını idare ederdi.
Reklam
808 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.