Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
"senden ne gitmişse, Allah katında onun yerine geçecek bir karşılık mutlaka vardır. ama Hakk'ı kaybetmişsen her şeyi kaybetmişsin demektir. nitekim bir şair şöyle demiştir:"kaybettiğin her şeyin yerine bir bedel bulunur Mevla'yı kaybetmişsen O'nun yerine ne bulunur.."🌿
1. BÖLÜM SAİD NURSÎ, NUR RİSALELERİ VE İLİM 1.1. SAİD NURSÎ’NİN TAHSİL HAYATI Risale-i Nur müellifinin tahsil hayatı üç aydan başka mevcut olmadığı halde (...)10 Evet o zât (Said Nursî) daha hal-i sabavette iken ve hiç tahsil yapmadan zevahiri kurtarmak üzere üç aylık bir tahsil müddeti içinde ulûm-u evvelîn ve âhîrine ve ledünniyat ve
Reklam
Senden ne gitmişse, Allah katından onun yerine geçecek bir karşılık mutlaka vardır. Ama Hakk'ı kaybetmişsen,her şeyi kaybetmişsin demektir. Nitekim bir şair şöyle demiştir : Kaybettiğin her şeyin yerine bir bedel bulunur Mevlâ yı kaybetmişsen onun yerine ne bulunur?
EDEBİYAT ÖĞRETMENLERİ VE BİLİMCİLERİNE.
TÜRK EDEBİYATINDA DİL VE MİLLİ EDEBİYATIN SEYRİ Geçmişten günümüze edebiyatımızın seyrine kısaca göz atalım. 1299’da Osmanlı’nın kurulmasından bir süre sonra Divan edebiyatı başlamıştır. Bu edebiyatın zemini Arap, Fars ve Acem dilleri ve edebiyatları üzerine teşekkül ettirilmiştir. Edebiyat sahası, ecnebi ülkelerin milli değerlerini kullanarak
Fatih Sultan Mehmed Hanın Ordusunda Görev Alan Bir Yiğit .
🇹🇷🇸🇦🇸🇦🇸🇦🇹🇷🇸🇦🇸🇦🇸🇦🇹🇷 Uubatlı Hasan, Bursa Karacabey'deki Ulubat gölünün kuzeybatı kıyısının yakınında bulunan Ulubat köyünde dünyaya gelmiştir. Ulubat köyünde bir yiğit olarak tanınan Hasan, İstanbul’un fethinin sembol ismi haline gelmiş ve gönüllere taht kurmuştur.   1453 senesinde Osmanlı Devleti’nin başındaki isim Fatih Sultan Mehmed Han,
Çeyrek Asır Sonra Halkın Dostları Bir Arada (Düşler dergisi, sayı 10)
“Çeyrek Asır Sonra Halkın Dostları” birarada... ATAOL BEHRAMOĞLU - İSMET ÖZEL Yöneten: İrfan Çiftçi İstanbul Büyükşehir Belediyesi Kültür İşleri Daire Daşkanlığı'nca Tarık Zafer Tunaya Kültür Merkezinde düzenlenen “Şiir Patikası” toplantısında İrfan Çiftçi'nin yönettiği “Çeyrek Asır Sonra Halkın Dostları “ konulu bir söyleşi
Reklam
Edebiyat bilimcilerine ve öğretmenlerine
TÜRK EDEBİYATINDA DİL VE MİLLİ EDEBİYATIN SEYRİ Geçmişten günümüze edebiyatımızın seyrine kısaca göz atalım. 1299’da Osmanlı’nın kurulmasıyla birlikte Divan edebiyatı başlamıştır. Bu edebiyatın zemini Arap, Fars ve Acemlerin dilleri ve edebiyatları üzerine teşekkül ettirilmiştir. Edebiyat sahası, ecnebi ülkelerin milli değerlerini kullanarak
“İbnü’l-Arabî, “Allah, erkek ve kadın” üçlüsü arasında çok sıkı bir sevgi bağı olduğuna inanır. Erkeğin kadına sevgisi, küllün (bütünün), ba’za (kendisinin bir kısmına) olan sevgisidir. Bunun için şair, “Ben Ehvâ’yım, Ehvâ da ben” demiştir. Kadın sevgisi, Allah’a götürür. Hz. Peygamber’in (sas) Âişe’yi sevmesinin sebebi de buydu. Şöyle ki: Allah, Âdem’i (yani erkeği) kendi sureti üzerine yaratmış, Âdem’den yarattığı Havvâ’yı (yani kadını) da Âdem’in (erkeğin) sureti üzerine yaratmıştır. Bu demektir ki, Allah erkeğin, erkek de kadının ‘vatanı’dır. Aralarındaki sevgi de bundan kaynaklanmaktadır. Allah’ın sıfatlarının bir kısmı kadında, bir kısmı erkekte tecelli etmiştir ve ancak bu ikilinin birlikteliği anında Allah’ın sıfatlarının hepsini bir arada müşahede etmek mümkündür.”
187 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.