504 syf.
·
Not rated
GDO, küresel çapta ve (özellikle) ülkemizde izlenen gıda politikaları hususunda okuyucuya belgelerle ve ciddi araştırma sonucu elde edilmiş bilgileri sunuyor.
Daha önce bu konu hakkında kitap okumamışsanız bu kitap tek başına yeterli olur, diye düşünüyorum. Okurken aklıma "Deccal Tabakta" kitabı geldi. Ayrıca belli başlı isimlerin ne derece korkunç olduğunu, beslenmenin ve ata tohumunun önemini okuyucuya idrak ettiriyor.
Siyasi olarak bağnaz(!) bir görüşünüz varsa okumamanız daha iyi olur. Yazar ile ideolojik olarak ters düştüğümüz noktalar olsa da çarpıcı bilgiler için kendisine teşekkürler.
Kitabın yarısında kitabı bırakıp bırakmama noktasında kararsızdım ancak "Bazı gerçekler acıdır." diyerek okudum.
Sevdiklerimizin kıymetini bildiğimiz, sağlık ve beslenmemize dikkat ettiğimiz bir ömür dileğiyle.
İyi okumalar.
Sonunda bitti. Her sayfasında farklı bir iştah kesici cümleyle karşılaşmanız kaçınılmaz. Bu kitabı yazarken türlü müşgüllere ram olan yazarın kalemine ve zihnine sağlık diliyorum. Çünkü her zihin bu denli kirli, iğrenç oyunları bu şekilde yazamaz. Dehşet verici. Savaşların artık ateşli silahlara ihtiyaç duymadığı bir çağdayız. Ve emperyalistlerin, kapitalistlerin insanları boğazından kendilerine nasıl hapsettiklerini bilmek savaşta ağır bir yara almak gibi. Tarımın önemini bu kitapla birlikte iyice anladım. Ancak ülkemizde tarıma değer vermeyen hükumetlerin olduğunu ve hala iktidarını sürdürdüğünü görmekte acı verici. Üretim sahasında çok büyük imkanlara, fırsatlara sahip olsakta değerlendiren bir yönetimin olmadığını üzülerek biliyoruz. Bu kitabı herkes okumalı. Dört elle tarıma sarılmalı. Üretmeli. Emperyalistlerin vicdanına kalmamalı. İnsanoğlunun akıbeti iyi görünmüyor. Dönen oyunları görmeliyiz. İnsanlar haklarını savunmalı. Umarım herkes geç olmadan ciddiyetini kavrar bu yaşananların. İyi okumalar...
Gerçekten çok çarpıcı veriler bulunuyor kitapta.
Ülke tarımının geldiği noktayı çok iyi kavrıyorsunuz altını çize çize çize okumuştum bu kitabı tekrar tekrar okunmalık farkındalık oluşturan bir kitap.
Zamanımı harcadığıma pişman olduğum kitap. Hayal ürünü komplo teorilerini insanlara gerçekmiş gibi sunan bir kitap. bir kaç gerceklesebilecek olasılıklar arasına belgelenmeyen yalan bilgileri sıralamak.. Bence zamanınızı boşa harcamayın. Hiç beğenmedim
Bir araştırma-inceleme kitabını önemli kılan durumların başında çeşitli kaynaklardan yararlanma, örneklere başvurma, olayları yaşanılan dönemin siyasi-sosyal-ekonomik yaşamına göre tahlil etme geliyor.
Soner Yalçın'ın hemen hemen her sayfasında şaşırılacak bir durumdan bahsettiği bu muhteşem eserini mutlaka okumalısınız. Teorik olarak son 20-25 senedir adını duyduğumuz GDO'dan tutun Osmanlı'nın son zamanlarından günümüze kadar eğitimde, sağlıkta, özellikle tarım ve hayvancılıktaki ''ABD'' güdümüne kadar birçok konu cesurca okuyucuya aktarılmış. Bill&Melinda Gates Vakfı, Rockfeller, BAYER ve birçok 'insanların yardımına koşan(!)' kuruluşun da arka planda ilmek ilmek işlemek istedikleri yeni dünya düzeni tasarımı net bir şekilde kitapta ifade edilmiş.
Soner Yalçın'ın, 2017'de yayımladığı bu eserin devamını da yazması gerektiğini düşünüyorum. Özellikle 2020'de hayatımızı felç eden covid19 pandemisi özelinde..
Keyifli okumalar.
Soner Yalçın’ın gıda terörünü anlattığı kitabını soluksuz okudum. İlk başta dipnotların fazla olması kafamı karıştırıp, hızımı azalttı ama anlatılanların çarpıcılığı ile elimden bırakamadım.
Kimler yok ki? Rockefeller’lar netedeyse kitabın tamamına yayılmış. Mondanto, Du Pont, Bill Gates Vakfı, Bayer, Ford Vakfı, Ferrero, Tefal Gıda, vs…İlaç, gıda, petrol, aşı her alanda kuşatılmış durumdayız. Liberal devlet politikası ile Atatürk ilkesi devletçilikten nasıl uzaklaştık? Köy enstitüleri, TMO neden kapatıldı? Tarım ortaokulları, kuruluşundan 120 yıl sonra Halkalı Ziraat Enstitüsü nasıl yok edildi? Hibrit tarım, GDO’lu gıdalar, radyasyonla raf ömrü uzatılan mamüller,vb. İnanın glikoz şurubu-çin tuzu çok masum kalıyor.
“Çok laf yalansız, çok mal haramsız olmaz.” derler ya, inanın Batı bizden daha beter. Hiç bir şeyi gözleri görmüyor. Tesadüfen yaşıyoruz. Moral bozsa da okunması gereken müthiş bir kitaptı. Tavsiye ediyor, keyifli okumalar diliyorum:)