Bu da olmuştu işte ! Bu mucize de gerçekleşmişti. Boka yukarıdan, burcun içinden onları gözlüyordu . Elbette orada olduğunu fark ettirmeyecekti . Kendisi de yanlız kalmak için gelmemiş miydi buraya ? Yanlız olmak isteyen başkalarını rahatsız etmenin bir anlamı yoktu elbet.
Sonra aşağıdaki iki küçük adam , Pál Sokağı'na doğru yürümeye başladılar.
- Yarın Latinceden çok ödev var.
- Evet , dedi Kolnay .
- Senin işin kolay , diye iç çekti Barabás, çünkü sen dün sözlüye kalktın. Beni ne zamandır kaldırmadı. Yarın mutlaka kaldırır.
Kolnay:
- Ama unutma sakın, kitabın ikinci bölümünün onunucu satırından yirmi üçüncü satıra kadar yok . Oraları çıkardı öğretmen. Kitabında işaretlemiş miydin?
- Hayır.
- Ama o zaman sözlüde sormayacağı şeyleri de boşuna çalışmış olacaksın. Ben sana akşam uğrarım , senin kitabında da işaretleriz o bölümü.
- Tamam.
İşte bunların aklı artık sadece derslerindeydi .**Çok çabuk unutuyorlardı . Nemecsek ölmüştü, ama Rácz öğretmen yaşıyordu, Latince dersi de yaşıyordu ve en önemlisi onlar da yaşıyorlardı** ...