Zam"an" sana güller getirecek, ama bunlar solacaklar, çünkü insanın kendinden menkul Hikmet'i çiçek gibidir. Günü gelince solacaktır. Aslolan ilim insan beyninin ürettiği hikmeti yansıtan felsefe değil, zamanın gerçeğinde tecelli eden Hakikat'in sırrıdır..
Ey dost! Kitapların güzelliğine gelince bu iş öyle kolay kolay anlatılmaz. İbnü’l-Cehl şu beyitleri söylerken ne güzel anlatmıştır: “Geceleyin yanaşır dost olursa kitaplar, Gönlünde ne varsa durmaz önce boşaltır. İlim yağdırır sana veya hikmet artırır, Hased etmez, kin tutmaz, nefretten uzaktır. Nice emek verip biriktirdiğini saklar, düşmez gaflete, Hain değildir, tutar sözünü ne kadar zaman geçse de. Tüm zamanları bahar eder kitap, Seni bir bahçeye sokar ne dar ne de çoraktır. Harikalar gülistanında edep ışığı verir. Kitap canlara gülden daha gerektir.” Turtuşi,Sirac'ül Mülük
Reklam
440 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
15 günde okudu
"Hiçbir şey hayat kadar şaşırtıcı olamaz. Aşk hariç!" Sevgili Galip, Senin hikâyeni yazmak iğneyle kuyu kazmak kadar zordu, ancak seni anlamak ondan bile daha zordu. Kaleme alındığından beri hakkında bir sürü şey yazıldı çizildi, pek çok akademik çalışmaya ilham oldun, seni sevenlerimiz de oldu, senden nefret edenlerimiz de. Seni büyük
Kara Kitap
Kara KitapOrhan Pamuk · İletişim Yayınları · 20009,2bin okunma
Gölgesinde otur amma Yaprak senden incinmesin. Temizlen de gir mezara Toprak senden incinmesin. Yollar uzun, yollar ince Yol kısalır aşk gelince Yat kurban ol İsmail’ce Bıçak senden incinmesin. Burdayım de ararlarsa Doğru söyle sorarlarsa Tabutuna sararlarsa Bayrak senden incinmesin. İl göçsün göçtüğün vakit Yol yansın geçtiğin vakit Suyundan içtiğin vakit Kaynak senden incinmesin. Toz konmasın sakın sana Hakkı geçer halkın sana Gücenmesin yakın sana Uzak senden incinmesin
Abdurrahim Karakoç
Abdurrahim Karakoç
Ey bir tane sevgilim, ben bugün yaşıyorsam Sanma ki hayat tatlı, insanlar hoş olmustur, Dağ başında bir kaya gibiyim şöyle dursam Etrafım eskisinden daha bomboş olmuştur Yalnız sana borçluyum bugün dünyada varsam: Seni her andığımda gözlerim yaş olmuştur Yaşlar ki bir ırmaktır, dertleri sürür gider, Gözyaşları içinde seneler yürür gider. Yok
Gezmediğim doktor kalmadı. Teşhisleri gayet iyi, hastalığımı olduğu gibi ortaya döküyorlar, iyileştirmeye gelince, hiçbir şey yapamıyorlar. Coşkun tabiatlı bir tıbbiyeli tanıyordum, “Ölseniz bile, hastalığınızın ne olduğunu bilerek öleceksiniz...” demişti. Bir de hastaları uzmanlara yollamak âdetleri var: “Biz sadece teşhis koyarız, siz falan uzmana gidin, o sizi iyileştirir...” Sana bir şey söyleyeyim mi: kalmadı o eski, her derde deva doktorlar... Şimdi yalnız uzmanlar var, gazeteler ilanlarıyla dolu. Burnun kanasa, Paris’e yollarlar seni... Bunun tedavisini Avrupalı uzmanlar yapar diye... Paris’e gelirsin, herif burnunu muayene eder: “Sağ burun deliğinize bakarım, ihtisasımdır; ama sol burun deliğinizin tedavisi için Viyana’ya gidin, bunun uzmanı Viyana’dadır.” Ne yaparsın?
Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları / E-pubKitabı okudu
Reklam
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.