Modern toplumda çoğalmaya başlayan gizemli kırgınlar, içinde bulundukları algı kar maşasıyla yaşamaktan memnundurlar. Çünkü sırlarına gizem katarlar, çünkü kayboluş, en iyi kaçış biçimidir, Hikmetli insanların "gerçek" uçları kırılıdır, gerçeklikle aralarında mesafe vardır ve bu yüzden aşkın aşk halini aşkın biçimde yaşarlar. Kendilerini, sanal imgeye dönüşmüş insanlardan anormal tavırlarıyla saklarlar.
İster gerçek hayatta yaşansın ister internet üzerinde, ayrılığın verdiği aşk acısı sanal de­ğil, insan tüm ruhsal ve tüm fiziksel varlığıyla çekiyor o acıyı. Bir güven infilakı oluyor, in­sanlara, geleceğimize, kendimize duyduğu­muz güven ortadan kalkıyor.
Reklam
Bilirsin..aşk,ilişkinin imkansız olduğu yerde durur daima.
Nerede, hangi şartlar altında bulmuş olursan ol;boşa harcanmayacak kadar değerli bir olgudur AŞK!
…”Aşk hikâyesinin en uç noktasında,sevilen kişi neokorteksimizin büyük bir parçası haline gelir.Birlikte olduktan on yıllar sonra neokortekste sanal bir diğer kişi var olur ve biz bu kişinin söyleyeceği veya yapacağı şeylerin her adımını sezebiliriz.Neokortikal şekillerimiz bu sevilen kişilerin kim olduğunu yansıtan düşünce ve şekillerle dolar.Bu kişiyi kaybettiğimizde gerçek anlamıyla kendi parçamızı kaybederiz.Bu yalnızca bir metafor değil-sevdiğimiz kişiyi yansıtan şekillerle dolmuş olan çok sayıdaki şekil tanıyıcıların tamamı bir anda doğasını değiştirir.Bu durum o kişiyi kendi içimizde canlı tutmak olarak görülse de sevdiğimiz kişiye dair çok sayıdaki neokortikal şekil onun kaybıyla bir anda keyif sinyali yerine yas sinyali verir.”
Sayfa 101Kitabı okudu
Karşımda ağlamaktan bitap düşmüş genç kadın, bir modern zaman Leyla'sından başkası değil. Mecnun'unu siberalemin kum fırtınaları içinde bulduğunu sanan ama yaşadığı hayal kırıklığıyla, gördüğünün bir serap olduğunu fark eden onlarca genç kadından sadece bir tanesi. Siberalem giderek hayat kırgınlıklarının bir serabın peşi sıra gittiği ve suretlerde teselli aradığı gerçeğin çölü haline geliyor.
Reklam
905 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.