Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
160 syf.
9/10 puan verdi
"Kürk Mantolu Madonna", Sabahattin Ali'nin 1920'lerde Berlin'e taşınan ve hayatını değiştiren gizemli bir kadına, Maria Puder'e aşık olan genç bir Türk olan Raif Efendi'nin hikâyesini anlattığı romanıdır. Roman, aşk, kayıp, kimlik ve değişen dünyada anlam arayışı temalarını, Berlin'in sosyal ve siyasi çalkantılarının arka planında ele alıyor. Ali'nin karakterleri, özellikle de Raif ve Maria'yı incelikli bir şekilde tasvir etmesi, insan doğasının karmaşıklığını ve aşkın bireyleri hem özgürleştiren hem de kısıtlayan gücünü araştırıyor. Roman sadece dokunaklı bir aşk hikayesi değil, aynı zamanda sanat, edebiyat ve kendini keşfetme üzerine bir düşünce. "Kürk Mantolu Madonna" lirik düzyazısı ve çağrıştırıcı anlatımıyla okuyucular üzerinde kalıcı bir etki bırakan, akılda kalıcı ve güzel yazılmış bir eser olarak öne çıkıyor. Bittikten uzun süre sonra bile akılda kalan, düşündürücü ve duygusal olarak yankı uyandıran bir hikaye arayanlar için tavsiye edilir.
Kürk Mantolu Madonna
Kürk Mantolu MadonnaSabahattin Ali · Yapı Kredi Yayınları · 2021315,7bin okunma
Gördüğü eğitim mi? Her insan kendi kendini eğitmek zorundadır; sözgelimi, benim gibi... Döneme gelince, neden yetiştiğim döneme bağlı olacakmışım? Varsın o bana bağlı olsun. Hayır kardeşim, bütün bunlar boş şeyler, gevşeklik... Hem kadınla erkek arasındaki gizemli ilişki neyin nesidir? Bu ilişkinin ne olduğunu biz fizyolojistler iyi biliriz. Gözün anatomisini incele bakalım, gizemli bakış dediğin şey nere- den geliyormuş? Bütün bunlar romantizm, saçmalık, çürümüşlük, sanat yapma hevesi. İyisi mi gel seninle şu böceğe bakalım./babalar ve oğullar
Reklam
Hazan Kültür Sanat ve Edebiyat Dergisi
Sayı 4 Mayıs Haziran 2024 Furkan Mollaibrahimoğlu Sayfa - 33 Şiir - Güz
Okurda (dinleyicide, seyircide) birtakım duygularuyandırmak amacı ile yazan adam sanatçı değil zanaatçıdır ve meydana getirdiği şiir, roman, her neyse, bir sanat eseri olamaz, zanaat eseri olur.
Romantik sanat anlayışını ilk defa sistemli bir estetik kuramı haline sokan Eugéne Véron, yansıtma kuramının sanau yanlış anladığını belirttikten sonra, sanatı "duygunun dilegetirilmesi" olarak tanımlar ve sanatçının bir dâhi olduğunu, eserin şiddetli ve derin etkisinin, yaratıcısının kişiliğinde bulunduğunu söyleyerek kitabın bir yerinde şu sonucavanır: "Kısacası, eserin değeri sanatçının değerinden doğar.Sanatçının sahip olduğu özelliklerin ve melekelerin izlerinitaşıdığı içindir ki eser bizi çeker ve büyüler."
Hayat nedir? Dostoyevski "Cehennem” Sokrates "Izdırap" Nietzsche "Güç" Picasso "Sanat" Gandhi "Savaş" Peki sana göre ‘Hayat nedir?
Reklam
beyaz bir gemi
Bugün bir resim yapmaya karar vermişti, bir şeyler bulmalıydı. Ama öyle rastgele bir şey değil. Aslında çirkin ve iğrenç de olsa bir gül güzelleştireceği bir şey.. çünkü sanat, yeryüzünde ve insanların içinde olup bitenlere, çöplükte sarayı aynı hakikatten uzak ve güzelleştirici örtüye büreyen ay ışığı gibi, tatlı bir yalan bulutunun arkasından göstermeye mecburdu, sanat eserlerinden faydalanabilecek durumda olanlar, her şeyden önce olmak, oyalanmak istiyorlardı bir gün sanatkarın ekmeği de işte bu tatlı Rüya meraklılarına bağlıydı.
Mükemmelliyetçiliği yenme
"mükemmel" tam bir insani yanılsamadır. Evrende öyle bir şey yoktur. Mükemmel diye bir şey olmaz. Dünyanın en büyük yalanıdır. Zenginlik vaat eder ama sefalet getirir. Mükemmel için ne kadar çok çabalarsanız hayal kırıklığınız o kadar büyük olur; çünkü, bu sadece soyut bir kavramdır ve gerçekle uyumlu değildir. Her şey yakından ve yeterince eleştirel bakıldığında daha iyi bir duruma getirilebilir- her insan, her fikir, her sanat, her deneyim ve her şey. Mükemmeliyetçi iseniz ne yaparsanız yapın kaybetmeye mahkumsunuzdur.
Sabahları ışıldarım ve asla sıkıcı değilim :) Hiç :D
§ "Her birimiz günlerimize hayatın sırrını aramakla harcıyoruz. Hayatın sırrı sanattadır." §
Sayfa 9 - CanKitabı okuyor
O Yaradan ki;
Bizi, bizler hiç de layık değilken nimetlere boğdu, bize sayesinde Kendisini tanıdığımız aklı verdi. İlmi ve bilgiyi ihsan etti, sanat ve mesleklerin inceliklerini öğrenme yetisi bahşetti. Bizim için, bizim yararımıza gökkubbeyi yıldızlarla bezedi.
Sayfa 256
1.000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.