280 syf.
·
Not rated
·
Liked
Karakaçanlar (eşek) çok filozof, çok sevimli hayvanlardır.
Örnek bir öğretmen.....!!!! Asıl adı Tahir olan Fakir Baykurt, Burdur'un Yeşilova ilçesinin Akçaköy'ünde doğdu. Tahir ismini resmî bulan Baykurt, takma adı olsun istedi. Bir gün postadan onun adına gelecek olan evrak yanlışlıkla Fakir Baykurt'a diye geldi ve aradığı adı buldu. Fakir Baykurt, Sivas Lisesi'ne öğretmen olarak
Yılanların Öcü
Yılanların ÖcüFakir Baykurt · Literatür Yayıncılık · 20215.4k okunma
Absürtlük, Batılıların beyinlerinden değil, karınlarından dışarı sızıp çıkan bir olgudur. Batılının doymuş karnının sızıntısıdır. Yıyip içen, Asyalıya ve Afrikalıyı kendisi için çalıştıran, bir saatlığıne teknik bir iş yapıp karşılığında yüz Mark alan Batılı, zamanının geri kalanında dans eder, içki içer, maskeli balo ve karnaval düzenler,
Sayfa 64 - Fecr yayınlarıKitabı okudu
Reklam
Bizi yargıladığınız bu yerde çok yakında siz yargılanacaksınız!
Her birey bu kader vaktinde elinden geldiğince kendini savunmalı… Ve insanlığın kırbacına, faşizme ve mutlakiyetçi devleti andıran her türlü sisteme karşı mücadele etmelidir. 18 Şubat 1943 sabahı “Beyaz Gül” imzalı el ilanları Münih Üniversitesi’nin bahçesini kaplar. Bildirinin bir bölümünde yukarıda alıntı yaptığım sözler varken; geri kalanında
224 syf.
7/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 1 hours
Çeviriye Dair
Kitaba dair zihnimdekileri toparlayana kadar çevirisi ile ilgili bir kaç şeyi önden yazmak istiyorum: Bilmediğim bir dilde yazılmış bir kitaptaki çeviri hatalarından/tercih sorunlarından bahsedeceğim. Peki buna nasıl cüret ediyorum? Türkçe okuduğum metindeki sorunları fark edip üzerine düşünerek. Cümleyi defalarca okuyup anlamayınca, önce
İtaat
İtaatMichel Houellebecq · İthaki Yayınları · 202170 okunma
Sektör sattıran algoritmayı keşfetti: Kitap değil, kitap simülasyonu
2000’lerin başında çok satan bir kitap söz konusu edildiğinde iyi edebiyat olup olmadığı konuşuluyordu; şimdinin çok satanlarının edebiyat olup olmadığını tartışıyoruz… Ama sonuçta bu kitapların da çokça seveni, okuyanı var… Bunu gözardı edebilir miyiz, “edebiyat değil” diyerek geçebilir miyiz? Niye böyle oldu? Ve yeni tür yazın ve bu ekonomik
''Festivaller sadece film izlemek için değildir, izleyici bu etkinlikler sayesinde gelişir. Sanatın iyileştirici bir tarafı var. Yeni bir şeyle karşılaştığınız zaman sanatla bunu iyileştirecek gücünüz oluyor.'' ''Can'' isimli filmiyle Sundance Ödülü kazanan yönetmen, yazar ve yapımcı Raşit Çelikezer bizleri ofisinde ağırladı. Kendisiyle sinema ve sanat üzerine keyifli bir söyleşi gerçekleştirdik. Nazik tavrı, misafirperverliği ve keyifli sohbetimiz için kendisine teşekkürlerimizi iletiyoruz. Raşit Çelikezer ile gerçekleştirdiğimiz röportajımız şimdi yayında! Okumak isteyenler için👇🏻 kultursanatduvari.com/rasit-celikezer... Röportaj: Dilara Yiğit
Reklam
136 syf.
10/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 3 days
  "Milyonlarca halk bedenen, ruhen, fikren ve ahlaken çürüyor da, hiç kimse bu kokuşmuşluğu görmüyor. Herkesin karakteri bozulmuş veya herkes bu yozlaşmışlığa alışmış da bunu doğal bir durum sanıyor sanki. Ama bu böyle mi olmalıdır?"      Grigory Petrov'un ara ara gittiği Finlandiya seyahatlerindeki notlarından oluşan Beyaz Zambaklar
Beyaz Zambaklar Ülkesinde
Beyaz Zambaklar ÜlkesindeGrigory Petrov · Hayat Yayınları · 201899.4k okunma
48 syf.
·
Not rated
"Yaratma Tehlikesi", ünlü yazar Albert Camus'un 1957 yılında Nobel Ödülü alırken yaptığı konuşmayı, bazı üniversitelerde verdiği konferansların yazılı metinlerini ve edebiyat özellikle sanat hakkındaki düşüncelerini içeren bir kitaptır. Bu kitapta, Camus sanat ve edebiyat gibi yaratıcı alanlarda faaliyet gösteren kişilerin, yaptıkları işin anlamını korumak ve toplumsal sorumluluklarını yerine getirmek için ne yapmaları gerektiğini vurgulamaktadır. Camus, çağdaş sanatın sorunlarını açıkça ortaya koyarak, gerçek anlama ve özgünlüğe ulaşmak için sanatçıların ne tür bir yol izlemeleri gerektiği konusunda düşünceler sunar. Ayrıca, kitap sanatın toplumsal sorumluluğu üzerine de derinlemesine tartışmalar içermekte ve topluma ve insanlığa hizmet etmek amacıyla sanatın kullanımı konusunda önerilerde bulunmaktadır. Camus'un kalemi ile şekillenen bu güçlü çalışma, sadece edebiyat ve sanat dünyasını değil aynı zamanda herkesi ilgilendiren bir konuyu ele almaktadır: yaratıcılık arzusu ve onun getirdiği riskler. Kitabın akıcı ve anlaşılır dili, okuyuculara sanatın gücü hakkında derin bir anlayış kazandırmaktadır. "Yaratma Tehlikesi", sadece Albert Camus'un çağına ait bir eser değil, aynı zamanda her çağda yaşayan sanatçıya ilham veren ve onlara yön gösteren bir kılavuzdur. Etkileyici düşünceleriyle insanlara yeni ufuklar açan bu kitap, sanatın doğasını, toplumsal rolünü ve insana olan etkisini anlamamız için bize çok şey sunmaktadır. Kısa, kolay anlaşılabilir ve edebiyata ilgi duyan herkesin keyifle okuyabileceği bir eserdir. Keyifli okumalar dilerim.
Yaratma Tehlikesi
Yaratma TehlikesiAlbert Camus · Can Yayınları · 2021736 okunma
Eskilere uzanan kişisel bir notla başlamak istiyorum: Üniversite yıllarından bu yana sinema, akademik/entelektüel uğraşlarımı doğrudan olmasa da dolaylı olarak beslemiştir. Bu dünyada beni en çok etkileyen isimlerden biri Istvan Szabo’dur. Szabo’nun eserleri arasında Mephisto ve Taking Sides (Taraf Tutmak), II. Dünya Savaşı ve Soğuk Savaş
_Hissedebileceğiniz en güzel şey, hayatın esrarlı tarafıdır. Sanatın ve bilimin beşiğinde, bu ana duygu vardır. Onu bilmeyen, dünya karşısında şaşkınlık ve hayranlık duymayan kimse, ölü gibidir. _Delilik şüphesiz aptallıktan daha iyidir, delilik var olmuş bir zekânın yok oluşudur. Aptallık ise var olmamış bir zekânın var olmamaya devam
Reklam
Genel Kültür, İdealizm, Materyalizm…
_Evrimsel Psikoloji_ _Beynimiz evrimleşiyor. Artık, mağara adamları gibi kadınların başına vurup saçlarından sürüklemek yerine kulaklarına güzel saçmalıklar, boş şeyler fısıldıyoruz. Çağ’a uyum sağlayamayan medeniyetsizler ise doğal seçilimle elenmeye başlıyor. _Evrimsel psikoloji, insanın sinir sisteminin doğurduğu davranışların evrimsel
464 syf.
·
Not rated
·
Liked
·
Read in 8 days
Heidegger'den ve Batı Felsefesinden Başka
Batı felsefesinin genel karakteristiği olan varlığın yüceltilmesinden (metafizik), aklın ve dolayısıyla bilginin ve aynının (bir anlamda faşizmin, özellikle Nazi Almanya’sının) hegemonyasından kaçış ihtiyacı hisseden Levinas, varlığı ve dolayısıyla Batı felsefesini aşmak üzere felsefesini geliştirmiştir. Bu nedenle aynılıktan ziyade başkalığı,
Varlıktan Başka
Varlıktan BaşkaÖzkan Gözel · Ketebe Yayınları · 20186 okunma
Sanatın sorumluluğu üzerine
Çünkü bir sanat yapıtı mutlaka büyük bir düşünceyi dile getirmeli.
Dikkat edilirse, “Kur’an bize yeter!” denildiğinde Kur’an’ın yerine teklif edilmiş bir şeye itiraz edilmiyor, o temelin üzerine inşa edilmiş olanların reddedilmesi isteniyor. Temeli Kur’an olan bu medeniyetin 1400 yıllık süreçte inşa ettiklerinin reddi isteniyor. Aldatmaca bu noktadadır. Medeniyetin unsurları Kur’an’ı devre dışı bırakıyormuş veya Kur’an’ın inşa edeceği topluma engel oluyormuş, eğer bunlar yok edilirse herkes müminleşecekmiş ilizyonu ile Medeniyetin çocuklarını medeniyete saldırtılıyor. Bu illüzyon ile bakılınca dost düşman birbirine karışıyor. İslam Dünyasının iki yüzyıldır maruz kaldığı şiddetin müsebbibleri ile şiddete maruz kalanlar birbirinden ayrılamıyor. Ümmetin neyi koruması, neden korunması gerektiği, neye ihtiyacı olduğu, tehlikeli olanın ne olduğu, dost, düşman sisler arasında karışıp, bulanıyor. Hadislerin, ulemanın, sanatın, kitapların, menkıbelerin ve hatta hurafelerin toplum nezdinde görmüş olduğu işlevi Kur’an görmez, göremez. Böyle bir iddiası da sorumluluğu da yoktur. Peygamberin işlevini Kur’an görecek olsaydı, insanların içine gökten direk indirilirdi. Zamanın işlevini Kur’an görebilseydi, tek seferde insanlara sunulurdu. Birlikteliğin işini Kur’an görebilseydi, insanlar tevhide çağırılmazdı. Medeniyetin işlevini Kur’an görebilseydi, Peygamber Hira Mağarasından çıkmaz, Medine’ye gitmezdi. Beyt’in işlevini Kur’an üzerine alabilseydi Kabe inşa edilmez, Hac emredilmezdi.(Ahmet Hakan Çakıcı)
28 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.