"Kendini nasıl sevdirdin bana?" "Bilmem, sanırım seni çok severek başardım bunu. Çünkü seni o kadar sevdim ki, bu aşkın şiddeti taştan bir kalbi bile eritirdi."
Sofrada ya da sakin bir odada otururken, bazı anlar müthiş azap çekerdim, öleceğimi sanırdım; bu halimi görmemelerine şaşardım. Öyle zamanlarda bizimle ailemiz arasındaki boşluk sanki aşılmaz olur: bir kristalin merkezindeymişiz gibi yalnızlık içinde çırpınırız. Bu insanların anlayacak, müdahale etmeyecek ve şaşırmayacak kadar bilge olduklarını düşünme noktasına varırdım. Bu varsayım, düşünülecek olursa, belki Tanrı’yı açıklayabilir. Fakat sıradan insanlar söz konusu olduğunda, onlara bilgelik atfetmek nafiledir; körlük yeter.
Sayfa 44 - Metis Yayınları
Reklam
''Kendini nasıl sevdirdin bana?'' Martin güldü. ''Bilmem'' dedi. ''Sanırım seni severek başardım bunu, çünkü seni o kadar sevdim ki, senin gibi yaşayan, nefes alan bir kadının yüreği şöyle dursun, bu aşkın şiddeti taştan bir kalbi bile eritirdi.''
Sayfa 229Kitabı okudu
Ben sensizliği yalnızlık sanmıştım her keresinde. Yüzün gelirdi bir yerlerden bir ülke, kokun gelirdi bir bahar ve gülüşün gelirdi de bir düş gibi, ille de kendini kendine vurmuşluğun gelirdi de; ben hep şarkı sanırdım gökyüzünü kim bilir kimin söylediği. Issız teknelerle kıyılarıma koşardım hemen, bakardım (bakmak uzanmaktır); a·tlaslar yırtılırdı düşümün bir ucunda, bir ucunda ben; ve suların unuttuğu yunus hıçkırıkları vururdu alnıma, dudaklarımdan tuz kervanları yiirürdü. Kervanlar ki, birer seraptır harami günlüğünde.
Hayal kurmak ağlamaktan iyidir. Ben hep öyle yaptım sanırım. Bunu nasıl başardığımı şimdi anlayamıyorum,ama ağlamak istediğimde güzel şeyler düşünmeye başlardim hemen.
Sayfa 7
Ben sensizliği yalnızlık sanmıştım her keresinde . Yüzün gelirdi bir yerlerden bir ülke , kokun gelirdi bir bahar ve gülüşün gelirdi de bir düş gibi, İlle de kendini kendine vurmuşluğun gelirdi de ; ben hep şarkı sanırdım gökyüzünü kim bilir kimin söylediği. Issız teknelerle kıyılarıma koşardım hemen , bakardım (bakmak uzanmaktır); atlaslar yırtılırdı düşümün bir ucunda , bir ucunda ben; ve suların unuttuğu yunus hıçkırıkları vururdu alnıma dudaklarımdan tuz kervanları yürürdü. Kervanlar ki ,birer seraptır harami günlüğünde.
Sayfa 50 - İletişim Yayınları
Reklam
387 öğeden 371 ile 380 arasındakiler gösteriliyor.