651 syf.
·
Puan vermedi
·
31 saatte okudu
Kim ne derse desin sanırım en sevdiğim Murakami kitabı oldu okuduklarım arasında. Okurken gerçekten çok çok ürperdiğim anlar oldu. Zaten sınırlı sayıda karakter var kitapta ve hepsinin kendine has gizemleri var. Benim favorim Nakata oldu. Küçüklükten başına gelenler kendini kaybetmesi çok yakın hissettim kendimi ona. Gerçekten de çok komik konuşmaları vardı. En bayıldığım repliği ise;”Bendeniz Nakata” oldu. İtici gelen bir kaç şey vardı kitapta. 15 yaşında bir çocuğun kendinden oldukça büyük biriyle ilişkiye girmesi, kedilere yapılan işkence sahnesinin detayları. Okurken kedime sarılmaktan kendimi alamadım. Son olarak Tamura’nın babasının laneti. Akıl alır seviyede değildi açıkçası. Kitap gizemlerle başladı ilerleyen bölümlerde tüm gizemler tavan yapmışken sanki kitabın sonunda bazı sorular cevapsız kaldı. Gizemlerin arkasında yatan sırları öğrenemedik gibi geldi. Nakataya yardım eden Hoşino’da çok sempatik bir karakter olarak anlatılmış tabii bunda Nakata’nın etkisi çok büyük. Yazarın dili çok net ve pürüzsüzdü. Tam bir Murakami edebiyatı içinde yazılmış anlatılmış her şey. Elinize aldığınızda zaten içine sizi çekip alıyor. Kalınlığı kesinlikle sizi korkutmasın. Her bölümde anlatılan karakterlerin yaşadıkları heyecanlı hep dorukta tutmuş. Tek sevmediğim nokta dediğim gibi sanki bazı sorular cevapsız kaldı. Onun dışında tek kelimeyle mükemmeldi. Zaten Murakami kendimi aşmış bir yazar ona yorum yapmakta pek benim haddime düşmez. Ama kesinlikle okunması değeri bilinmesi gereken yazarlardan kendisi.
Sahilde Kafka
Sahilde KafkaHaruki Murakami · Doğan Kitap · 202010bin okunma
86 syf.
·
Puan vermedi
·
1 saatte okudu
Öncelikle teşekkür ederim beni takip ettiğiniz için. Teşekkür ederim gönderilerimi beğendiğiniz için. Teşekkür ederim gönderilerime yorum yaptığınız için. Peki ya, kendime teşekkür etmeli miyim? Açıkçası, kendime kitaplarla, edebiyatla ilgilendiğim için teşekkür ederim. . . . Aslında Daniel Pennac'ı, henüz okumadığım ama listemde olan diğer birkaç
Teşekkür Ederim
Teşekkür EderimDaniel Pennac · Can Yayınları · 2007131 okunma
Reklam
"Bu yeryüzünde yaşayanların dünyasıyla hiçbir bağlantısı olmayan uçucu, sırça, rakik ruhu, kıvrımlı elbisesinden ona işkence eden gövdesinden yavaşça çıkmış, başıboş gölgeler dünyasına gitmiş, sanki benim gölgemi de beraber götürmüştü. Ama gövdesi, hissiz hareketsiz, burada kalmıştı. Yumuşak kasları, sinirleri, damar ve kemikleri çürümeyi bekliyor, yer altındaki kurtlara, farelere lezzetli yiyecekler hazırlıyordu. Ve ben, mihnet ve meskenet dolu bu fakir odada, bir mezarı andıran bu odada, beni saran ve duvarların içine kadar nüfuz eden sonsuz gecenin karanlıklarında, uzun karanlık soğuk sonsuz bir gece geçirmek zorundaydım, bir ölünün yanında, onun ölüsüyle birlikte bir gece ve birden düşündüm ki, dünya dünya olalı, ben var oldum olalı, soğuk hissiz hareketsiz bir ölü, karanlık odada hep yanımdaydı benim."
Bir Eşeğin Ölüm Vakti Hal Diliyle Söyledikleri Ah! Vücudum acıdan titriyor. Bu acımasız, zalim iki ayaklı hayvana verdiğim bütün hizmetlerin karşılığı bu işte. Bugün son günüm, bu da benim son tesellim! Sıkıntı, acı ve dert dolu bir hayattan sonra, taşınmaz yüklere, üst üste inen sopalara, yoldan geçenlerin zincirlerine, lanetlerine
Yüzü, görkemli ve nurani bir haldeydi. Sanki ne çirkinlik ne güzellik, ne düğün, ne işkence, ne gülme, ne ağlama, ne sevinç ve ne de kederin bulunduğu bir yere gitmişti. O, cennete gitmişti.
Hayatın Şartları
Ne zaman bir şeyler yapmak için düşünmeye çalışsa sanki bir el beynini tutup önce kaynar su dolu ,hemen ardından da soğuk suyun olduğu bir kovaya sokup duruyordu . Tam anlamıyla işkence gibiydi .Ama daha da ilginci kadın bu işkenceye alışmıştı . İnsan fizyolojisinin en çılgın özelliklerinden biri de buydu . Şartlar ne olursa olsun bir şekilde hayata adapte olmayı başarıyordu . Çünkü yaşam denen şey o kadar mükemmel bir şarkıydıki her türlü zorluğa adapte olabilirdi insan .
Sayfa 58 - Elma YayıneviKitabı okuyor
Reklam
1.000 öğeden 981 ile 990 arasındakiler gösteriliyor.