“Bir kız oturdu karanlık bir odada.
Ve ağladı.
Bir çocuk oturdu karanlık bir odada.
Ve ağlamadı.
Aşk karanlıktan mı doğardı?
Bir ışık huzmesi mi arardı?
Kesin olan tek şey, aşkla ölümün savaşıydı.
Ve aşk kazanmak için sahil olduğun her şeyi alırdı.”
“Neden geldin?”
“Çünkü,” diye fısıldadı. “Sensizliğe katlanamıyorum. Sen yokken çok büyük bir parçam eksik. Ve o parça eksik olduğunda ben de canavara dönüşüyorum.”
“Aşk, ruhunu kuşatan o savaşları başlatan duygu.
İnsanı delilik haline sürükler, ancak bilirsin,
Aşk bir deliliktir, bir dengesizliktir.
Her şeye başkaldırış halidir.”