Osmanlılar Kürtlerin sırtını sıvazlayarak onları, 'yiğit, kahraman, halkın ve milletin fedaisi' diye adlandırırdı; ama, ilmin, irfanın, bilginin ve zenginliğin kapısını yüzlerine çarpar, Kürtlerin birlik olmasına, cehalet ve çaresizlikten kurtulmalarına izin vermezlerdi.