Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Yeni değerler, yeni bir dünya buluncaya kadar şaşkın, belirsiz ve karanlık bir dönemin geçmesi gerekiyor.
Seni düşünürüm...
Seni düşünürüm Anamın kokusu gelir burnuma Dünya güzeli anamın Binmişsin atlıkarıncasına içimdeki bayramın Fır dönersin eteklerinle saçların uçuşur Bir yitirip bir bulurum al al olmuş yüzünü Sebebi ne Seni bir bıçak yarası gibi hatırlamamın Sen böyle uzakken senin sesini duyup Yerimden fırlamamın sebebi ne? Diz çöküp bakarım ellerine Ellerine dokunmak isterim Dokunamam Arkasından camın Ben bir şaşkın seyircisiyim gülüm Alaca karanlığımda oynadığım dramın
Nazım Hikmet Ran
Nazım Hikmet Ran
Reklam
Bir Türkü düşünün insanın içine işleyen ..
Gafil gezme şaşkın bir gün ölürsün, Dünya kadar malın olsa ne fayda.. Söyleyen dillerin söylemez olur Bülbül gibi dilin olsa ne fayda ********* Bu türküyü benim sesimden dinlemek isterseniz : 👇🏻👇🏻👇🏻 youtu.be/6ngXJ2mNEo8?si=... Hatam varsa affola 🙏
Şimdi buradan bakınca, uzun bir boşluğa yazılmış kısa hikayeler görüyorum sizin orada. El yazısıyla, kahkahayla ve gözyaşıyla. Artık anlıyorum, insan görkemli güzelliğini ölene dek bilemiyor. Ne dünyanın, ne kendisinin. Kalbin terazisi, yitirilmemiş hiçbir şeyin kıymetini hakkıyla ölçemiyor. Oysa bir bilseniz, ah bir bilseniz... Birbirine dokunan elleriniz, bir kitabı aralayan parmaklarınız, şarkı söyleyen dudaklarınız, İnce tebessümleriniz, çiçekli sevinçleriniz, heveskâr hayalleriniz, kırılgan kalplerinizle siz ve sahilleri döven köpük köpük dalgalarıyla, ardıç ağaçları, ötücü kuşları, şaşkın sincapları, sabah serinlikleri, öğlen güneşleri, akşam rakıları, kırmızı kirazları, revnaklı yıldızları, her defasında muhakkak sabaha uzanan geceleri ile dünya, ne güzelsiniz. Kahraman, korkak, şefkatli, ahmak, geçici, az sonra eriyecek bir kar tanesi kadar geçici ama güzelsiniz... Bir hayatım daha olsa, korkmadan dokunmak için yaşardım onu. Bir keklik beslerdim ellerimle, varsın uçsun sonunda. Bir çiçek büyütürdüm, varsın solsun sonunda. Bir omuz ısıtırdım, varsın gitsin sonunda. Dokunurdum. Ben eriyene dek, o eriyene dek, biz hiçleşip karışıncaya dek bu derin boşluğa, dokunurdum.
Sayfa 314 - hep kitapKitabı okudu
Sen ne satıyorsun şaşkın kız göğüslerinle rüzgara karşı
Binlerce yıl sürüp giden bir kültürün egemenliği size ne oldu­ğunuzu göstermemek için karanlığını yaymış ve Sizi bir egoist olmadığınıza, bir idealist ("iyi insan") olmak için yaratıldığınıza inandırmıştır. Bu düşünceyi üzerinizden atın! Sizi kendinizden yoksun bırakan özgürlüğü "kendinizi inkar" da aramayın, aksine Kendinizi
Reklam
İçinizdeki aydınlığı arttırdıkça çöken karanlık yarılıp yok olacak
"Bir cinneti yaşıyoruz ama bunu yüksek sesle söyleyemiyoruz. Basın teslim alındı. Üniversite teslim alındı. Adalet teslim alındı. Eğitim teslim alındı. Siyaset teslim alındı. Sermaye teslim alındı... Her gün bir evden gencecik bir çocuğun cenazesi kalkıyor. Her gün bir evden bir kişi hapishaneye gidiyor. içeride öldürdüklerimiz yetmedi,
Aralık ayında, başıbozuk kuvvetlerin durumu daha da karıştı. Birçokları yeni orduya geçti; fakat Ethem’in etrafında hâlâ kuvvetli bir kısım bulunuyordu. Miralay Arif, Anadolu İhtilâli hakkındaki hatıralarında bundan epeyce bahseder. Yazdığına göre, Ethem’in üç bin kişilik kuvveti, ayrıca yüz makineli tüfeği ve dört topu varmış. Onların fikir
Türk Çağı
Kam tini Türklerde bedenlendi/bedenleniyor. Zamanın sahibi bir soyun farkı gökyüzü gücü adeta yeryüzüne yıldız yağdırıyor. İstikbal ve istiklal göklerden geliyor. 2023 sonrası Türk çağı başlıyor.
Gafil gezme şaşkın bir gün ölürsün Yalan dünya senin olsa ne fayda Akibet alırlar tatlı canın Bülbül gibi dilin olsa ne fayda Söylersin de söz içinde şaşmazsın Helâli haramı yersin seçmezsin Nasibin kesilir de sular içmezsin Akar çaylar senin olsa ne fayda
Pir Sultan Abdal
Pir Sultan Abdal
youtube.com/watch?v=3eOHQhr...
Reklam
Onların (münâfıkların) durumu (karanlık bir sahrada) bir ateş tutuştur(up aydınlan) mak isteyen kimse gibidir ki o (ateş yanıp da) çevresini aydınlatınca (faydalanmadılar), Allah da onların ışığını giderip kendilerini (yine) karanlıklar içinde, göremez (ve şaşkın) olarak bıraktı. "İşte cehalet ve küfür karanlığında iken, Allah'tan bir meşale olan Kur'an gelince, o aydınlatıcı olmasına rağmen faydalanmadılar. Allah da onların basiretlerini bağladı. Böylece yine dünya ve âhiret karanlığı içinde kaldılar ve kalmaya da devam edecekler."
Sayfa 3 - Server YayınlarıKitabı okuyor
Yalnızlık Kayıtları
Dünya çirkindi, gözyaşı şaşkın Zaman tatsızdı, insanlık pişkin Susturamayacağım kadardı sesler Davul feryatları,zurna çığlığı Çiçekleri yerden kaldırıyordu Kemandan kopan buz parçaları Nağmeden yükselen duman ve isyan Durduramayacağın kadardı ölüm En çok da korkuyu güldürüyordu
Sayfa 131 - Timaş Yayın GrubuKitabı okudu
" İlkbahar , yaz , üretken sonbahar, öfkeli kış Birbirlerinin kıyafetlerini kuşanıyorlar ; Dünya şaşkın dönmüş , bilemiyor hangisi hangisidir. "
Sayfa 6 - Kültür yayınlarıKitabı okudu
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.