Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Savaştan önce ölüm sanki hiç yokmuş gibi davranan insanlar, savaşlar patlak verdiğinde bunu adeta gündelik yaşamlarının bir parçası gibi kabul etmişlerdi. Bu durum insanları, ölüm hakkında hiçbir kaygının olmadığı ilkel bir anlayışa geriletmişti. Bir anlamda, savaş döneminde insanlar, medeniyet öncesi bir ilkelliğe hapsoluyorlardı. Bu durumun ortaya çıkardığı en çarpıcı şey, insanların, ilkel yanlarını hep muhafaza ettiğiydi.
Sayfa 72 - Destek YayınlarıKitabı okudu
Çanakkale Boğazı bütün ihtişamıyla karşımızda duruyor, savaş gemilerimiz, denizaltılar suyun üzerinde adeta süzülüyorlardı. Bembeyaz gelinlikler giymiş bahriyeli askerlerimiz sanki resmigeçit yapıyorlardı. Ben hayran ve bir o kadar da şaşkın bir şekilde onlara bakıyordum. Allah'ım neden ben erkek olmadım? Ben de böyle bahriyeli asker olsaydım, nöbet tutsaydım, vatanımı korusaydım, dolaşsaydım gemilerle. Çok uzaklara açılıp özgür olsaydım. Ülkemi korusaydım, beyaz resmi üniforma giyseydim. Kim bilir ne güzeldir? Ne şeref, ne gururdur beyaz üniformalı hahriyeli Türk askeri olmak. Ne asillik, ne kibarlık, ne yigitlik, ne mertlikti mutlu Türk bahriyelisi olmak. Ah ne güzel olurdu evimiz deniz manzaralı olsa... "Gelip geçen gemileri seyretsen, el sallasam diyordum."
Reklam
"Sanki insanların öldürülmesi için bir takım kurallar olabilirmiş gibi..."
_Savaşmış! Ne biçim savaş bu. Benim bildiğim ölü toprağa verilir. Siz de geçmiş bir ölünün karşısında maskaralık yapıyorsunuz. Canavardan ne farkınız var sanki?
Sayfa 150Kitabı okudu
İnsanlar sanki kötülükle bir savaş hâlinde. Her gün yanlış yapma iştahının arttığını ve utancın azaldığını görürüz.
Kapra YayıncılıkKitabı okudu
Savaş Risalesi
Günesin Mizraklarin ucuna takilip kaldigi bir vakitte Dirilis erlerinin yüreklerinden yayılan Bir depremle Sarsılıyordu arz.
Reklam
Benim sesimle dünyanın sesinin çarpıştığı bir savaş alanı sanki bedenim.
Sayfa 105Kitabı okudu
Gam mı ceylan gözlüler bizlere yar olmasa? Yeter ki kılıçlarla süngüler yar olmalı. Rahat yatakta ölmek sanki değil mi tasa? Savaş ve er meydanı bize mezar olmalı.
Arap-Frank yakınlaşması
XII. yüzyılın sonu ve XIII. yüzyılın başlangıcı, hilal ile haç arasında bir çeşit uzlaşmaya tanık oldu. Franklar sadece İslam'ı yenemeyeceklerini anlamış değillerdi, onun çekiciliğine de kapılır gibiydiler. El Muhammed el Mansur İspanya için bir ulusal kahramandı sanki: El Cid'in aksi ama aynı zamanda onun devamıydı! Paris'teki
Sayfa 162 - Doğan Kitap YayınlarıKitabı okudu
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.