“Savaşların en büyüğü kendi nefsimizle olandır…”
Ahmet Ümit çok sevdiğim, tarzını çok beğendiğim bir yazar. Romanları genel olarak polisiye içerikli ve oldukça akıcı. Polisiye roman hayranı biri olarak okuduğum her kitabından ayrı zevk aldım.
Bab-ı Esrar’a gelirsek, bence okuduğum diğer romanlarından çok farklıydı. Mevlana ve Şems Tebrizi ‘yi ele alarak işlenmiş tasavvuf hakimdi romana. Tabi doğaüstü olaylar da bolca mevcuttu. Genelde bu tarz romanlarda bu kadar çok hayali öge olmasından çok hoşlanmasam da okurken rahatsız etmedi, oldukça akıcıydı. Polisiye konusunda bir tık hayal kırıklığına uğramış olsam da, bu kitabın bana farklı bir anlam kattığını düşünüyorum. Tasavvufa olan ilgim arttı, araştıracağım birçok soru sahibi olmama vesile oldu. Ve nedense okumaya her başladığımda kendimi huzurlu hissettim. Şu yaşadığımız dünyanın boş ve geçici olduğu, hayat telaşesinde unuttuğumuz bu gerçekliği apaçık yüzüme vurdu.
Okudukça kendinizi çokça sorgulayabileceğiniz bir kitap olabilir. Mutlaka tavsiye ederim.
Yine bir Ahmet Ümit klasiği ama bu sefer Nevzat Başkomiser yok
Kayıp babasıyla doğacak çocuğu arasında kalmış bir kadın... Hayatın anlamını arayan bir insan: Karen Kimya... Kapıları sırlara açılan bir kent... Sırların mucizelere dönüştüğü geceler. Mucizelerin hakikat sayıldığı zamanlar... Yedi yüz yıl öncesinden gelen bir fısıltı... Aşkı sadece aşkla tartanların ıtırlı soluğu... Ölümün yok edemediği bir sevda... Yıllara direnen bir sevgi; Şems-i Tebrizi ve Mevlâna Celaleddin-i Rumi... Günümüzden yedi yüz küsur yıl öncesine uzanan gerilim dolu, heyecan yüklü, mistik bir serüven...
Şems betimleri ve Mevlana ile olan muhabbetleri çok güzel yansıtılmış araya polisiyenin de sokulması kitabı daha sürükleyici bir hale getirmiş. Biraz soyut ve somut olaylar bende karıştı ama toparladım . İlk 100 sayfa falan biraz sıktı gibi oldu ama Başkomiser Nevzat’ı aradı gözlerim sanırım o yüzden biraz da fazla soyut olaylar olduğu için sanırım .
Okumanızı tavsiye edeceğim bir kitaptır.Özellikle mistik konulara düşkünseniz .
Tekrar Konya’ya gideceğim ve bu sefer gezmiş olmak için değil Şems ile Mevlana’nın aşkını daha iyi anlayabilmek için onları hissedebilmek için gideceğim . "Savaşların en büyüğü kendi nefsimizle olandır."
"Birini sevmek onu kültürüyle birlikte sevmektir, derdi annem."
'' Nereye kadar başkalarının sözlerinde arayacaksın kendi sırrını? '' Cahillik engelinden atlamayan bilgi yükünü taşıyamaz .
Keyifli okumalar dilerim
Sırların Kapısı
"Savaşların en büyüğü, kendi nefsimizle olandır."
Bir otel yangınının kaza ile mi yoksa kundaklama sonucu mu olduğunu araştırmak için Konya'ya, babasının doğduğu topraklara gelen bir İngiliz sigorta eksperi Olan Karen Kimya'nın başından geçen sırlarla dolu olaylar, hırsın insanın gözünü kör edip neler yaptırabileceği, Şems ve Mevlana'nın ilahi aşkları ve insanın kendini anlaması yolunda anlatılan sufi bilgiler... Bir kaç cümleyle anlatılabilecek bir kitap değil asla Bab-ı Esrar o yüzden okumalısınız. Ahmet Ümit her zaman ki harikalar yaratmış. Kitaplığınızda bulunması ve mutlaka okunması gereken bir kitap bana göre...
#OkumakNeGüzelŞey
