Anlam vermek, "doldurmak"tır; oysa bu dünya, anlamsızlık, hiçliktir. Kokuşmuş anlam dünyasında yaşayanlar, nedense hiçlikten pek korkuyorlar! Boşluktan! Boşluğu, hiçliği, anlamsızlığı, o güzelim öyle olan dünyayı boyamaya, süslemeye, pılı pırtılarıyla doldurmaya çalışıyorlar. (Ben de, bu dünyayı aklım sıra betimlemeye çalıştıkça aynı şeyi mi yapıyorum?) Bir yanıyla, binyıllık serüveninde, Schopenhauer üstadımız, wille dedi bu dünyaya, Hegel tümüyle anlam dünyasına alıp, bu dünyaya egemen kıldı onu, Marx, toplumsal-ekonomik alt yapı olarak gördü. Nietzsche, temelinde canlılık, biyolojik bir işleyiş olarak anladı.
Reklam
Voltaire
"Mutluluk yalnızca bir düştür, acı ise gerçektir."
Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okuyor
Lucretius:
Ne değerli oluyor elde edemediklerimiz.Bir kere de elde ettik mi,başka şeye yöneliyor tutku.Dinmez,onulmaz bir susuzlukla bağlıyız yaşama.
Çemberini daraltmak için: Mutsuzluğa daha az prim verilir. Az olan, mutlu eder.
"Kadınlar zihni bakımdan dar görüşlüdürler (miyopturlar), zi­ra sezgiye dayalı kavrama melekeleri kendilerine en ya­kın olanı çok çabuk ve berrak bir şekilde algılarsa da, gö­rüş alanları çok dardır ve uzakta olan şeyleri ihata edemez. Dolayısıyla, elan mevcut olmayan yada geçip git­miş veya gelecekte olacak olan her şey onları erkekler­den çok daha az etkiler."
Sayfa 10 - Say YayınlarıKitabı okuyor
Reklam
1,000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.