222 syf.
·
Puan vermedi
·
4 günde okudu
Mutluluğun sürekliliği üzerine
Schopenhauer, insanların mutluluğunu belirleyen etkenlerin arasında, entelektüel yeteneklerin ve zihinsel faaliyetlerin önemine dikkat çekmektedir. Ona göre, insanların çoğu günlük yaşamın sıradan ve sıkıcı işleriyle meşgulken, zekâsı ve entelektüel yetenekleri yüksek olanlar, bu sıradanlığın ötesine geçerek, kendilerini zihinsel faaliyetlerle meşgul edebilirler. Bu kişiler, entelektüel bir yaşam sürerek, bilgi ve düşünce dünyasında sürekli yeni şeyler keşfederler ve bu da onların hayatına anlam ve zenginlik katar. Bu zihinsel faaliyetler, onlara gerçek yaşamın sıkıntılarını unutturarak sürekli ve acısız bir meşgale sunar. Sonuç olarak, entelektüel yeteneklerin fazlalığına sahip olanlar, bu yeteneklerini kullanarak, sıradan yaşamın ötesinde bir tatmin ve mutluluk bulurlar. Kısacası, Schopenhauer'a göre, entelektüel yetenekler, insanlara sadece günlük yaşamın üstesinden gelme gücü değil, aynı zamanda bu yaşamı aşarak, daha derin ve sürekli bir mutluluk kaynağı sağlar.
Yaşam Bilgeliği Üzerine Aforizmalar
Yaşam Bilgeliği Üzerine AforizmalarArthur Schopenhauer · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20197bin okunma
272 syf.
7/10 puan verdi
·
10 günde okudu
Kayıt ve Kayıtsızlık
Her sanatçı yaşadığı müddetçe kendi filmini kendi yazar, yönetir. Potansiyel bir oto-biyografik materyal üretmek zorundadır. Bu his, salt sanatın içine dahil olmakla değil, bunun içselleştirip özümsemekle baş gösteren bir zorunluluktur. Bu aşamada sürekli sanatla sanatçı arasında somut bir ilişki kurmak pek kolay değil. Kitabın bariz bir kısmında
Kayıtlar
KayıtlarBob Dylan · Kara Plak Yayınları · 201711 okunma
Reklam
80 syf.
·
Puan vermedi
Schopenhauer
(Spoiler içerir)Kitap şaşırtıcı tespitlerde bulunuyor. Bizim “aşk” diye adlandırdığımız kavramın aslında cinsel bir içgüdüden kaynaklandığını söylüyor. Peki, nedir bu cinsel içgüdü? Deyimi yerindeyse üreme, çoğalma, insanlığın neslini devam ettirme, dünyaya kendinden bir parça bırakma ihtiyacı. Yazar buna gerçekten de ihtiyaç olarak bakıyor. Devamında Karşı cinslerin birbirinde aradığı nitelikleri sıralıyor örneğin erkeklerin büyük memeli (meme diyorum çünkü isminin ayıp bir ifadeymiş gibi gizlenmesi, yada göğüs denmesi yanlıştır göğüs anatomik olarak bir bölgeyken meme o dokunun adıdır) kadınları tercih etme sebeplerinin doğacak yavruları daha iyi besleyeceği iç güdüsüne dayanıyor yada balık etli, büyük düzgün kalçalı kadınları istemeleri; çünkü ne çok zayıf ne de cok kilolu bir kadınlar; sağlıksız bir üremeyi, kısırlığı temsil ediyor yazarın gözünde. Gelelim kadınların erkekte istediği özelliklere: kadınlar doğacak çocuğun kemik yapısını erkeğin iskelet sisteminden geçtiğini düşündükleri icin fiziki yapısı ne kadar yapılı uzun ve estetik durursa o kadar tercih ediyorlar. Kitapta geçen beyaz tenin olağandışı bir durum olması ya da eşcinsellik hakkındaki düşünceleri kafamı karıştırdı. Yazar anladığım kadarıyla (tam emin olamadım yine de) homofobik bir görüşe sahip. Zaten kitabı okurken de üreme içgüdüsü de homoseksüellik kavramlarının çeliştiği yer yer aklıma geldi. Kitap sonunda da yazar aklıma takılan konuya yer vermiş olsa da yine de tam anladığım söylenemez. İkinci bir okumaya değer bi kitap, hatta Schopenaur defalarca okunup düsünülmesi gereken bir yazar.
Aşkın Metafiziği
Aşkın MetafiziğiArthur Schopenhauer · Ayrıntı Yayınları · 201813,5bin okunma
80 syf.
4/10 puan verdi
Arthur Schopenhauer... Öncelikle kadın düşmanı söylemleri, kadını bu kadar aşağı görmesi beni fazlasıyla rahatsız etti. Bu tavrının nedeni annesine olan kini (babası öldükten sonra farklı erkeklerle görüşmesi ve hiç anlaşamamalarından kaynaklı) yüzünden diye yorumladım. Ayrıca aşk metafiziği de bana uygun değil. Kitapta '' bence de böyle '' diyerek altını çizdiğim çok fazla yer olmadı. Kadınlara yaptığı hakaretler dışında aşkı evlenip çocuk doğurmak olarak nitelendirdiği yerler de var. Benim için aşk ve sevgi daha kıymetli. Yaşamayı anlamsız ve gereksiz bulması ve hayatın acı olduğunu düşünmesi de felsefesine yansıyor yazarın. Ben bu durumun bir inanç eksikliğinden olduğunu düşünüyorum. Bir inanca bağlı olmamanın yarattığı boşluk hissini yazarda görüyorum. Açıkçası Schopenhauer felsefesi bana uygun değil.. Hoşuna giden bir kitap olmadı ne yazık ki.
Aşkın Metafiziği
Aşkın MetafiziğiArthur Schopenhauer · Yapı Kredi Yayınları · 201913,5bin okunma
172 syf.
·
Puan vermedi
Ayakkabı ayağına gelince ayak unutulur. Lütfen dünyanın en iyi parti kakacısına yol açın.... ................./ Bazı okuyucular "Kadınlar Üzerine"yi tamamen kınarken "Dünyanın Acıları Üzerine" gibi makalelerden hoşlanıyor gibi görünüyor. Elbette Schopenhauer açıkça cinsiyetçidir ancak kadınlık hakkındaki görüşü onun
Dünyanın Istırabı Üzerine
Dünyanın Istırabı ÜzerineArthur Schopenhauer · Kafka Yayınevi · 2018253 okunma
120 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
Çok kısa ama çarpıcı bir kitap. Aşka ve cinselliğe çok farklı bir yerden bakmış. TÜR metaforuna bayıldım, Tür’ün insanların (özellikle erkeklerin) hayatına nasıl dokunduğuna dair müthiş betimlemeler var, sıkılmadan okudum. Tavsiye ediyorum.
Aşkın Metafiziği
Aşkın MetafiziğiArthur Schopenhauer · Sel Yayıncılık · 202413,5bin okunma
Reklam
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.