"Maddi şartların birleşmeleri için uygun olmaması nedeniyle öyle veya böyle birlikte intihar eden sevgililerin dramına her yıl rastlanır. Yeri gelmişken, birbirlerinin sevgisinden emin olan ve en büyük mutluluğu bu aşkın yaşanmasında bulacaklarını uman böyle insanların nasıl olup da bu aşırı yollara sapmaktan geri durmadıklarını ve bu uğurda her türlü eza ve cefaya katlanmak yerine tasavvur edebilecekleri diger her türlü mutluluktan daha büyük olan bir mutluluğu, hayatlarıyla birlikte feda etmeyi tercih ettiklerini bir türlü anlayamam."
Sayfa 33 - Say YayınlarıKitabı okuyor
Ama yine de, koşullara göre, en sağlıklı ve hatta en neşeli insan bile, acıların ya da kaçınılmaz bir biçimde yaklaşan felaketin büyüklüğü ölüm korkusunu yendiğinde, intihar etmeye karar verebilir.
en sağlıklı ve hatta en neşeli insan bile, acıların ya da kaçınılmaz bir biçimde yaklaşan felaketin büyüklüğü ölüm korkusunu yendiğinde, intihar etmeye karar verebilir.
S: Arkadaşlarınız sadece intihar eden insanlardan mı ibaret?
Y: Pek öyle sayılmaz ... Örneğin intiharı savunan Montaigne, son derece saygı duyduğum arkadaşlarımdan biridir.Ama, hayatına son verme cesaretini kendinde bulamamış Schopenhauer ve onun gibi karamsar ruhlarla ilişki kurmaktan da kaçındığımı söyleyebilirim ...
S: Schopenhauer nasıl? Sıhhati yerinde mi?
Y: Hala çok karamsar ... Şu anda, gönüllü olarak yeniden doğmanın iyi ve kötü yanlarını irdelemekle meşgul. .. Fakat koleranın mikrobik bir hastalık olduğunu anladıktan sonra bayağı rahatlamış durumda ...
Talihsiz Phillip Mailänder toplum-birey sorunsalına çok ekstrem bir yanıt buldu. Ona göre fakirlik sorununun tek çözümü, fakirlere istedikleri her şeyi vermekti. Bu yöntem onları derhal sahip olma hırsından kurtaracak ve onları hayatın gelip geçiciliği konusunda aydınlatacaktı.
Ancak bundan sonra bireysel varlık sorunuyla uğraşabilecek duruma gelebilirlerdi. Mailänder kendisi için var olma sorununu intihar ederek çözdü.
