‘Keskin zekalı bir kişi, insanlar için tanrılardan korkmayı yaratabilirdi; böylece onlar gizlice yapıp ederler, konuşurlar ve düşünürlerse bile, kötüleri korkutacak bir şey olabilirdi.’
Kritias
Pek çok toplum, toplumu tehdit eden karanlık güçlere dair bir sezgi geliştirir. Antropologların bakış açısından dinsel inanç, bu duyumu yaratma girişimidir; zor zamanlarda bile bir amaç sayesinde yaşamak için güven duygusu yaratmaktır.
Böyle ağır sınanmasa Âdem kendisini nereden bilecekti? Geçici yanılgısının sebebi olan şey, onun sahiplenilmesine de neden olan şeydir. Ve böyle bir sahipleniliş için insan olan gözden düşmeyi, sürgün edilmeyi, her bir şeyi göze alabilir.
Her şey an, an nûr içinde, sonra daimî karanlık… İşte geldi, işte gidiyor… İnsan ömrü, kâinatın hayatı nûr içinde bir an görünüp, sönen hayal… Bir gölge oyunu!