"Biz özgürlük savaşçılarıyız,
Alnımızda bin yıllık secde izi...
Şehrin sokakları, meydanlar ve kampüsler iyi tanır bizi.
Bir öğrenci evinin gazete kâğıdıdır sofralarımız.
Biz özgürlük savaşçılarıyız.
Kimi zaman Metin'dir adımız, Fatih Cami avlusuna damlar durur kanımız.
Kimi zaman Esma'yızdır, Rabia Meydanı'ndan arşa yükselir ahımız.
Her savaşta ölen biziz. Her mücadelede yenilen, Uslanmaz, durulmaz, ele avuca sığmaz. Biz özgürlük savaşçılarıyız.
Hepimiz aynı kavganın çocuklarıyız. Aynı duanın peşinde, aynı şehadete âşığız.
Selâm olsun bizden önce mücadele eden öncülere, dava adamlarına, liderlere ve şehitlere..."
Fark ettiğim ilginç bir şey var biz şehitlerimizin arkasından ne deriz veya şehitlere ne yazarız? "Sizi asla unutmayacağız." Batıda "Sizi daima hatırlayacağız." diyorlar. Daima hatırlamak asla unutmamakdan daha iyi değil mi?
Türk neferlerinin her biri Mehmet,
Mehmetler çekermiş Türk için zahmet;
Yiğide şahadet en büyük rahmet ...
Meçhul bir kazada kan veren Canlar;
Susurluk yolunda can veren Canlar.
Eğilip kula kul olmayanlar hey!
Zorluktan, çileden yılmayanlar hey!
Vermeyi bilip de almayanlar hey!
Vatana bir değil bin veren Canlar.
Susurluk yolunda
En güçlülerin bile kendilerini yok etmeden kuvvet uygulamalarının bir sınırı vardır. Bu sınırı belirlemek gerçek yönetme sanatıdır. Gücün yanlış kullanımı ölümcül bir günahtır. Kanun ne bir intikam aracı olabilir, ne bir rehine ne de kendi yarattığı şehitlere karşı bir kale. Bir kişiyi tehdit edip sonuçlarından kaçamazsınız.
DİN ADAMI: Ne yani, kehanetler, mucizeler, şehitler, bütün bunlar kanıt değil mi?
CAN ÇEKİŞEN ADAM: Başlı başına kanıta ihtiyaç duyan şeyleri kanıt olarak kabul etmemi sağlıklı bir mantıkla benden nasıl bekleyebilirsin? Kehanetin kanıt olabilmesi için, öncelikle bu kehanetin olduğuna kesinlikle inanmam gerekirdi; tarihe kayıtlı olduğunda
Temelde hareket halinde olan bu bütünün bir devindiriciye ihtiyaç duyduğuna aptalca inanıyor musunuz! (...) Ah Justine, bir Tanrı fikrinden nasıl da tiksiniyor, nefret ediyorum! Aklımı nasıl da şoke ediyor, yüreğime tiksinti veriyor! Ateizmin şehitlere ihtiyacı olduğunda bana söylesin yeter, kanım her şeye hazır.
Ah Justine, bir Tanrı fikrinden nasıl da tiksiniyor, nefret ediyorum! Aklımı nasıl da şoke ediyor, yüreğime tiksinti veriyor! Ateizmin şehitlere ihtiyacı olduğunda bana söylesin yeter, kanım her şeye hazır.