Bir beyaz kağıda her şey yazılabilir
Senin dışında
Güzelliğine benzetme bulmak zor
Bir şiir istersin içinde benzetmeler olan
Kusura bakma sevgilim
Heybemde sana benzeyecek kadar güzel bir şey yok..
Seni bulmaktan önce aramak isterim.
Seni sevmekten önce anlamak isterim.
Seni bir yaşam boyu bitirmek değil de,
Sana hep, hep yeniden başlamak isterim.
“Düşündü. İngilizce’deki “pain” kelimesiyle, Fransızca’daki “pain” kelimesini düşündü. Biri “acı”, diğeri “ekmek” demekti. Adam bunu sıradan bir tesadüf olarak değerlendiremeyecek kadar sarhoş ve yalnızdı. Acı, insanın hayat tarlasında biçtiği buğdaylardan pişirdiği ekmekti. Dolayısıyla sabah kahvaltısı kadar kaçınılmazdı.”
kendimle kendim arasında gidip gelen yeni bir yol açtım. günler, niçin uzadığını, niçin kıvrıldığını bilmediğim bir sarmaşık gibi dolanıp durdu boynuma.
dünya, bensiz de dünyaydı; darılmadım.
Bizi bırakıp nereye gidiyorsun Lili. Demek bizi bırakıp gidiyorsun Lili. Sen daima güzeller güzelini bulursun Lili. Sen istesen de taş yürekli olamazsın. Sen daima güzeller güzeli olursun Lili Demek gideceksin arkana dönüp bakmayacaksın Hangi kuş hangi şafakta ölecek görmeyeceksin.
Hayatımın en mutlu anıymış, bilmiyordum. Bilseydim, bu mutluluğu koruyabilir, her şey de bambaşka gelişebilir miydi? Evet, bunun hayatımın en mutlu anı olduğunu anlayabilseydim, asla kaçırmazdım o mutluluğu. Derin bir huzurla her yerimi saran o harika altın an belki birkaç saniye sürmüştü, ama mutluluk bana saatlerce, yıllarca gibi gelmişti.