Sen "dinsel hoşgörü"den yanasın. Hangisi olursa olsun, dinini sevmek için, özgür olmak istiyorsun. İyi hoş. Ama bundan fazlasını da istiyorsun: Yalnızca senin dinine göre tapınılsın istiyorsun. Kendi dinine hoşgörülüsün, ama diğer dine değil. Birisi kalkıp, kişisel bir tanrıya değil de, doğrudan doğaya tapınacak ya da onu sevecek ya da onu tanımak isteyecek olsa, hiddetleniyorsun.