Bazen öyle severiz ki, o bize ne yaparsa yapsın ondan vazgeçemeyiz. Ve insanın doğasında çok acayip bir şey vardır. Değer verdikçe o insanda bir değişim meydana geliyor. Kendini vazgeçilmez sanıyor. Sen ona sarıldıkça o senden uzaklaşıyor. Böyle bir Kaçan kovalanır mantığı işlemiş insanlara. Ulan sana değer veriyorsam otur adam gibi sev beni. Ben herkesten geçtim, sana geldim.
Bazen arasında bir çekim olmayan yıldızlar kadar yalnız hissedersin kendini ve her an bir yerlere çarpıp parçalanmaya elverişli… Yalnız olduğunu sandığın zamanlarda o hep aklındadır çünkü. Ve anlarsın ki, Aklında olan şeylerin yanında olmamasıdır yalnızlık… İşte tam da böyleyim… Yokluğunu hissediyorum… Ellerine uzanamayan parmak uçlarımı
Reklam
Cinayet mavisi gözlerini çek gözlerimden, Kanlı bakıyorsun, Ihanetli bir bakış bu, Bizi öldürüyorsun. Ne sevmek sana göre, Ne de sevileceğine inanıyorsun. Sen adam!
"Kimi zaman tüm şartlar uygundur ama yine de hiç sevil-e-memişsinizdir. Belki çevrenizce ve ailenizce çok sevilen bir tipsinizdir ama hiçbir zaman bir kalp sizin için atmamıştır. Bunun getirdiği öz güven eksikliği, ben nerede yanlış yapıyorum sorusu, karakterinizden, güzelliğinizden, aklınızdan şüphe etmeye başlama ve belki de en fenası
“ Akreple Yelkovan ”
Geçmişin hatırına, akreple yelkovan geri döner mi? (Sahnede ki bankta oturan Aslı, cep telefonuyla oynayıp saçma sapan fotoğraflar çekmektedir. Sağ taraftan sahneye giren Alp, Aslıyı görür. Göz göze geldiklerinde fonda bir aşk şarkısı başlar, ardından ışık loş hale gelir. Sahne normale döndüğünde Alp tereddüt eder ama sonra Aslının yanına
İhtimalsiz Sevmek
“Ben senin beni sevebilme ihtimalini sevmiştim.” Diyordu şair. Şiir dönüp duruyor yeniden başa geliyordu. “Ben senin beni sev…” . Ben gerçektende o ihtimali mi sevmiştim. Evet dedim önceleri, o ihtimaldi beni senden koparmayan umut. Bir ihtimaldi beni seveceğin, küçük, belli belirsiz bir ihtimaldi. Varlığımdan haberdardın ama sadece o kadar