Biraz daha yaşamak istemek miydi mesele ?
Doya doya yaşamayı isterken.
Karın soğuğunda dudaklarımı ısıtan o öpüşün müydü ?
Yoksa sigaranın içimi ısıtıyor olması.
Ellerin miydi ellerimi tutan?
Nefesin miydi nefesime nefes katan?
Mutluluk, mutluluk derken akıyor bir çocuğun damarlarından kan.
Gözyaşı mı akar bulutlardan yoksa yağmur mu yağar,
Gülmeyen insana?
Umut mu gerekli yoksa, yoksa yürümemiz mi gerek sonralara?
Başı sonu olmadığına kaptırdığımız bu yaşamda.
Anlamları var mıydı sözcüklerin,
Yoksa anlamı sen miydin tüm o aşk şiirlerinin?
Başlangıcın sonu mu demeliyim,
Ruhumun son fısıltılarında?
Öldüm mü bilemem,
Sen bana bir nefes vermeden!
"Bir an için," dedi, "beni vurmaya kalkışan acaba sen miydin diye düşünmedim değil."
"Ben olmadığıma nasıl kanaat getirdin peki?"
"Iskalamasından."
İltifat ederken incitmekte üstüne yoktur demiştim.
ah semseddin sami amcam ah... boyle eglenceli bi girise sahip bi kitabi bu kadar trajik bi sekilde sonlandirmak zorunda miydin ya... gulerek okudugum kitabin sonunda gozlerim doldu tuylerim diken diken oldu... sen mutlu son yazsaydin biz yine ders alirdik sonunda yaaa... yine de sevdigi kiz icin drag queen olan talat ve hem oglana hem de kiz kardesine asik olan fitnat icin tesekkurler <333 ayrica bunu lisede bize okutan ogretmenlerime de selam yolluyorum harika bi secimmis iyi ki tekrar okumusum 9 sene sonra
Kendi yüreğine neden ihanet ettin, Cathy? Avutmak için söyleyecek bir tek sözüm yok... Sen bunu hak ettin... Kendi kendini öldürdün sen! Evet, beni öpüp ağlayabilirsin, benden de öpücük, gözyaşı koparabilirsin. Bunlar canını yakacaktır. Seni lanetleyecektir. Beni seviyordun. Peki, bırakıp gitmeye ne hakkın vardı? Bana cevap ver: Edgar'a duyduğun o gelgeç heves yüzünden beni terk edip gitmeye ne hakkın vardı? Bizi birbirimizden yoksulluk, düşkünlük, hatta ölüm, Tanrı'nın, ya da Şeytan'ın üzerimize yağdıracağı hiçbir şeyi ayıramayacakken, sen bunu kendi arzunla yaptın. Senin yüreğini ben yaralamadım... kendin yaraladın! Bunu yaparken, benimkini de yaraladın. Güçlü kuvvetli olduğum için bu bana daha da kötü geldi. Ben yaşamak istiyor muyum? Bu acaba benim için nasıl bir hayat olur? Senin yoksulluğun... Ah, Tanrım! Sen, ruhun toprağa gömülü halde yaşamak ister miydin?
Ben konuştukça seni çoğaltıyorum, sen sustukça Memurun Ölümü’nü oynuyorum. Hangi kitabı açsam seni okuyorum, hangi türküyü dinlesem seni yanımda buluyorum. Sana mecbur kalmanın dayanılmaz hazzını ve huzursuzluğunu birlikte yaşıyorum.
Gözlerine baktırarak gecenin kapısından içeri aldın.
Ben mi hayal gördüm, yoksa sen serap mıydın?
Bana kim olduğunu söylememekte direnmeye devam ediyorsun.
Sen geceden başka bir şey değilsin,
Bense senden başka bir şey değilim.