Ey Oğul..!
Kelâm, münazara, tıp, şiir, katiplik, aruz, gramer gibi ilimleri tahsil ederek Allahu Teâlâ’nın rızâsını kazanmanın dışında ömrünü tüketmekten başka eline ne geçti?
Ben İsa (aleyhisselâm)’ın İncil'inde
şunların yazılı olduğunu gördüm:
Ölü tabuta konulup kabre götürülünceye kadar Allah ona kırk soru sorar; ilk sualinde: “Ey kulum! Senelerce insanların baktıkları yüzünü hep yıkadın temizledin; fakat bir saat olsun benim baktığım yeri, kalbini temizlemedin! Halbuki Allah her gün senin kalbine bakar ve der ki: “Benim nimetlerimle kuşatılmış iken başkaları için mi çalışıyorsun? Böyle yaptığında sen, gerçeği duymayan bir sağır olursun!” buyurur.
Sonra sen geldin Çakıllı yoldan geldin, şen şakrak Nesneler anlam buldu seninle Benim güleç yüzlü, kara gözlü sevgilim Saçlarını yüzüne dökerek Yerleri süpürdün, bahçeyi suladın, Masayı temizledin..
Ahmet Ertan
Pınarın taşları gün yüzünde yine, eğilip kendini görmeyeli yıllar oldu. Yeterdi Sarı Tarla'ya bir zaman suyu, yeşildi daha çok tarla, keleter keleter bostan, umut. Kucağında iki kavun belki kelek, çoktan ayrılmak gerek. Davul sesi hiç hoş gelmez, hele zurna, yine de bir şekilde ortasında bulursun kendini tüm günahlar gibi.
Onlarca yüz şimdi
Çiçekler vardı derilmeyi bekleyen
O uçsuz bucaksız kırlarda.
Gökyüzünde ay, bakacak göz arardı.
Bir dut ağacı vardı, yüce
Hiçbir çocuğun üstüne tırmanmadığı.
Testiyi unutmuştuk pencerenin önünde
İçi su doluydu, soğumuştu.
Masanın üstünde bir dilim ekmek
Isırılıp bırakılmıştı.
Denizin kıyısında bir mavi tekne
Birbaşına salınıyordu.
Gökyüzü vardı derin,
Toprak göz alabildiğince…
Sonra sen geldin
Çakıllı yoldan geldin, şen şakrak
Nesneler anlam buldu seninle
Benim güleç yüzlü, kara gözlü sevgilim
Saçlarını yüzüne dökerek
Yerleri süpürdün, bahçeyi suladın,
Masayı temizledin..
İnsan öldüğünde sorulacak soruların ilki şudur: "Ey kulum! İnsanların gördüğü dış görünüşünü yıllardır temizliyorsun da, peki benim gördüğüm iç yüzünü hiç temizledin mi?"
Oysaki Yüce Allah, her gün senin kalbine bakar ve şöyle buyurur: Ben nimetlerimle seni çepeçevre kuşatmışken neden başkalarıyla meşgul olmaktasın? İşte sen, sağır olduğun için onun bu dediklerini asla işitmiyorsun.
– Hadi aynaya bak. Ne görüyorsun? Aynaya bak, dedim. Ne görüyorsun?
– Şey var… Güzel bir kız.
– Teşekkür ederim. Peki, onun yanında ne görüyorsun?
– Bilmiyorum.
– Güzel. Gelişme var.
– Öyle mi dersin?
– Evet. Eskiden sadece bir serseri görüyordun. Artık en azından onu görmüyorsun. Bu, içini temizledin demek. Boş kabuğu bir şeyle doldurmalıyız
Sonra sen geldin
Çakıllı yoldan geldin, şen şakrak
Bir su gibi kollarıma aktın
Nesneler anlam buldu seninle
Benim güleç yüzlü, kara gözlü sevgilim
Saçlarını yüzüne dökerek
Yerleri süpürdün, bahçeyi suladın,
Masayı temizledin...
Sonra sen geldin
Çakıllı yoldan geldin, şen şakrak
Bir su gibi kollarıma aktın
Nesneler anlam buldu seninle
Benim güleç yüzlü, kara gözlü sevgilim
Saçlarını yüzüne dökerek
Yerleri süpürdün, bahçeyi suladın,
Masayı temizledin ...
Sonra sen geldin
Çakıllı yoldan geldin, şen şakrak
Bir su gibi kollarıma aktın
Nesneler anlam buldu seninle
Benim güleç yüzlü, kara gözlü sevgilim
Saçlarını yüzüne dökerek
Yerleri süpürdün, bahçeyi suladın,
Masayı temizledin...