Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Senanur

İnsanın tüketme temayülü boyuna kamçılanmakta , insan belki üst üste birkaç ömür yaşasa bile asla eritemeyeceği, kullanıp bitiremeyeceği mallar edinmeye yönlendirilmektedir.
Sayfa 30
Reklam
İrfan dediğimiz meleke , insanı yalnızca bildiklerinin sınırı içinde bırakmaz,insan irfanla bildiklerinden bilmediklerini de varır.
Sürekli şüpheyi yaşayan günümüz insanı sanıyorum irfan dediğimiz kavrayış yüksekliğini de gitgide kaybediyor.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Unutulmamalıdır ki, bu anlayışta insanî öz'ün de sıfatı ışk 'tır.Hayat dairesinde ruh-ile yolculuk eden ışk, sürekli köken/mebde özlemi duyar;ancak bu dönüş, âşık ile maşûk'un sûfî ittihâdı; yani 'fenâ'sıdır.Başka bir deyişle,beden-ruh ikiliği,ışk ile, fenâ mertebesinde tevhid'e dönüşebilir.
Horasan sûfîlerine göre, özü ışk olan ruh,yok-iken varkılınmış ve tam bu noktada ezel ile ebed arasındaki yolculuğuna başlamıştır.Bedenle ittisalinden sonra ,ruh, kendisine varan yolu ,ışk üzerinden,ışk içinden kat ederek, kendisine ulaşır.
Reklam
Işk, mevcûdâta akmış olduğundan, aslında bir yönüyle herşey ışk 'tır ;vucûdda ışk'tan başka bir şey yoktur; çünkü varlığa gelen, görünüşe çıkan herşey ışk'tansdır;ışk iledir ışk içinde akar.
"Ben burdan gidicem diye tutturursan ,seni burda tutmaya gücüm yetmez.Ne yaparsam yapayım gidersin. Hatta buradaymış gibi yapıp gidersen ki bu daha da kötü. Kalmış gibi yapmaktansa gitmek daha iyidir. Ama bana sorarsan sakın gitme.."
Işk ,hem ayna,hem aynada gören,hem aynada görülen,hem de görmenin bizatihi kendisidir;aşkın bir birliğe sahip olan ışk'taki fark 'mahiyet'te değil, tezahürdeki 'kesafet'tedir.Başka bir deyişle,ışk,saf bir birliktir ve küllîdir;Tanrı'da ve mevcûdâtta tek bir gerçekliktir;bu nedenle bir dişi ve bir erilin ışk'ı ile kulun Tanrı'ya, Tanrı'nın yarattıklarına ışk'ı mahiyetçe aynı gerçeklik düzlemindedir;fark ,tecellinin yoğunluğunda ,tecelli ediş tarz ve tavrındadır.
"Gizli bir hazine idim;bilinmeyi sevdim/istedim ve beni bilmeleri için var-olanları yarattım." Fuzulî'ye göre,Tanrı bilinmeyi, dolayısıyla bizatihi bilgiyi sevmiştir;hatta Tanrı'nın ilk sevdiği şey ilimdir/bilgidir.
Yıllarca olası tüm ıstırabın sınırlarına ulaştığını düşünen insan artık ıstırabın sınırının olmadığını ve hâlâ biraz daha ve hatta daha beter acılar çekebileceğini anlar.
Reklam
İnsan kendi idealleri ve değerleri uğruna yaşamak ve hatta ölmek yetisine sahiptir!
Eve döndükten sonra ise en güzel anlardan biri, tüm ıstırapların ardından Tanrı 'dan başka korkacak hiçbir şeyin kalmadığını farkettiğin andır.
İnsanın hayatın yaşamaya değer olup olmadığına ilişkin kaygıları ve hatta umutsuzluğu varoluşsal bir sıkıntı olmakla birlikte bir akıl hastalığı değildir.Varoluşsal sıkıntıyı bir akıl hastalığı olarak yorumlamak,bir doktoru danışanının varoluşsal çaresizliğini sakinleştirici ilaçlarla gömmesine yol açabilir.Onun görevi daha ziyade danışanı büyümeye ve gelişmeye yönelik varoluşsal krizde yönlendirmek olmalıdır.
Nazi toplama kamplarında,hayatta kalmaya en yatkın olanların yerine getirecekleri bir görevleri olduğunu bilenler olduğuna tanık oldum.
109 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.